Arama sonuçları: 266 sonuç bulundu.

Ölümün;gençlik rehberinde izah edildiği üzere; Âhireti tasdik eden, fakat sefahet ve dalâlette gidenlere, bir haps-i ebedî olmasını nasıl anlayacağız? Günahkarlar cehennemde ebedi kalmayacak ki? Devamında geçen "Öyle gördüğü ve itikad ettiği ve inandığı gibi hareket etmediği için öyle muamele görecek." ifadesini biraz detaylandırabilir misiniz?
"Ben bu def‘a bu risâleyi dikkatle mütâlaa ettim. Elhak, bu risâlenin İmâm-ı Ali’nin (ra) ve evliyânın gaybî işaretleriyle makbûliyetine imza basmalarına tam lâyık bulunduğunu aynelyakîn derecesinde bildim. Ve şimdiki sıkıntımız, yüz derece ziyâde olsa da, yine ucuzdur. Gam ve keder ve şekvâ ile değil, belki ferah ve sabır ve şükür ile karşılamak lâzımdır, dedim" Burada Hz Ali ra tasdikini üstad ...
Sünnet-i Seniye Risalesi'nin üçüncü nüktesinde geçen, "İmam-ı Rabbani'nin hükmünü bilmüşahede tasdik ettim" cümlesindeki hüküm nedir?
“İslâmiyet, gāyet parlak bir ateş gibi doğdu. Sâir dinleri kuru ağacın dalları gibi yuttu. Hem bu yutmak, İslâmiyet’in hakkı imiş. Çünki sâir dinler, fakat Kur’ân’ın tasdîkine mazhar olmayan kısmı, hiç hükmündedir.” (Mektûbât, Hutbe-i Şâmiye, 406) Kuranın tasdikine mazhar olan kısım nedir?
Yedinci Şua'daki şu parağrafı nasıl anlamalıyız? "Bu kâinâtta dâimâ güzelliği izhâr, iyiliği ve doğruluğu himâye ve sahtekârları ve müfterîleri imhâ ve izâle etmek âdetini bir düstûr-u fa‘âliyet ittihâz eden bu kâinâtın mutasarrıfı, o Kur’ân’a âlemde en makbûl, en yüksek, en hâkimâne bir makam-ı hürmet ve bir mertebe-i muvaffakiyet vermesiyle onu tasdîk ve imza ettiği gibi..."
"Bizler esasen Allah’ın zatını değil varlığını düşünür tefekkür ederiz." Bu sitede gördüğüm bir yazıda geçiyordu. Şimdi benim aklıma çok vesvese geliyor. Mesala namaza niyet ederken kelime-i şehadetin manasını kalben tasdik ederken Allah'ı düşünmeye çalışıyorum. Öyle bir canlı veya cansız varlık yerine de koymuyorum, kendimce birşeyler düşünüyorum. Ben şimdi korkuyorum bir şeye benzettiğimden. All...
Gençlik Rehberi'nde, "(Kabir) Âhireti tasdik eden, fakat sefahet ve dalâlette gidenlere, bir haps-i ebedî ve bütün dostlarından bir tecrid içinde bir haps-i münferid, yalnız başına bir hapis kapısıdır. Öyle gördüğü ve îtikad ettiği ve inandığı gibi hareket etmediği için öyle muamele görecek." diyor. Bu anlatılan durum kabir için mi geçerli, yoksa bütün ahiret için mi geçereli? Ahirette olsa, -Kalb...
Sikke-i Tasdik Hizmet mektupları sayfa 178 de geçen “İmamı Ali kerremallahu vechehu keremetkarane ve takdirkarane üç ihbarıyla…” denilen yerde bahsedilen 3 ihbar nedir?
"Üstâdım Kur’ân-ı Hakîm’e hizmet noktasında, meşreben Hazret-i Osmân-ı Zinnûreyn’in arkasından gidip, Hazret-i Mevlânâ gibi, Risâle-i Nûr eczâlarıyla -bütün kuvvetiyle- sünnet-i seniyenin ihyâsına çalıştı." Sikke-i Tasdik-i Gaybi adlı eserin 10. Sahifesinde geçen yukarıdaki yeri izah eder misiniz? Hz.Osman (ra) ile Üstadın ne gibi ilişkisi var? 
"İman, yalnız icmâlî ve taklîdî bir tasdîke münhasır değildir. Bir çekirdekten tut, tâ büyük bir hurmâ ağacına kadar; ve eldeki aynada görünen misâlî güneşten tut, tâ deniz yüzündeki aksine kadar, tâ güneşe kadar mertebeleri ve inkişâfları olduğu gibi;.'' bu kısmı izah eder misiniz?