“Gülmek benimseme ifadesidir” diye bir cümle okudum. Yani, bir günah işlerken hafife almak ya da güzel görmek niyetimiz olmadan, nefsimizin hoşuna gittiğinden dolayı gülüyor ya da gülümsüyorsak, bu yine de hafife almak olur mu? Ya da birisi günah bir şey üzerine şaka yapıyorsa, o şakaya gülmek kişiyi dinden çıkarır mı? Gülmekle alakalı dini sınırlar nelerdir?
Gülmenin Dinî Hükümlere ve Günaha İlişkin Etkisi
“Gülmek benimseme ifadesidir” cümlesi psikolojik ve sosyal bağlamda çoğu zaman doğru bir cümledir. İnsan genellikle sevdiğine, onayladığına, ilgisini çeken şeylere güler. Fakat gülmek, her zaman niyetin göstergesi değildir. Gülmenin birden fazla sebebi olabilir: Şaşırmak, utanmak, nefsin hoşuna gitmesi, alışkanlık, ortam baskısı gibi sebeplere de bağlıdır.
Klasik fakihler ve kelâmcılar, gülmeyi tek başına mutlak bir değer yargısı olarak görmemişlerdir. Yani “güldü” demek, her zaman “tasdik etti” anlamına gelmez. Lafızlar, niyet ve bağlamla anlam kazanır. Hanefî mezhebine göre günaha gülmek tasvip içeriyorsa haram, alay içeriyorsa küfürdür.[1] Şâfiî mezhebine göre şer’î hükümle alay etmek küfürdür; sırf gülme küfür sayılmaz.[2]
Günahı Hafife Alma: Bir kimsenin haram olan bir fiilin haramlık vasfını küçümsemesi ya da onu önemsiz görmesidir. “Bir kimse haramı küçük görürse, bu hal küfre kadar götürebilir.”[3] Gülmenin bu kapsama girmesi için üç şart aranır:
1. Bilerek ve kasıtlı olması: Kişi, bu fiilin dinen haram olduğunu biliyor.
2. Hafife alma niyeti taşıması: “Bunda ne var ki?”, “Artık çağ değişti” gibi ifadeleri içeriyor.
3. Toplumda yayılması: Günahı normalleştirme etkisi varsa sonuç daha ağır olur.
Bu üç şart birlikte varsa, bu kişi küfre düşebilir. Yalnızca gülme varsa, niyet yoksa ya da sadece nefsî zaafla gülünmüşse, küfür değil, fakat ahlâkî zaaf ve manevî seviye kaybı olur. Ayrıca dini konularda, edep sınırlarını aşmadan bazı alanlarda mizah olabilir; ama günah, haram veya mukaddesat ile hiçbir şekilde alay ederek mizah yapılamaz.
Günaha Gülmek Küfür Müdür?
Bu konuda İslam âlimleri şöyle ayırımlar yapar:
1. Günahtan memnun değil. Günah olduğunu kabul ediyor. Gülme, nefsî ve refleksî bir tepki (mesela ortamda herkes güldü). Bu durumda dinden çıkma söz konusu değildir. Ancak kişi yine de tövbe etmeli, çünkü günaha tebessüm bile, zamanla kalbi katılaştırabilir.
2. Günahı güzel görüyor. Bunu şirinleştiriyor veya normalleştiriyor. O şaka ve davranış üzerinden eğlenmeyi haklı buluyor. Bu durumda, o fiil küfrü gerektiriyorsa (Allah’a, dine, peygamberlere, ahirete dil uzatılırsa), buna gülmek de küfür olur. Çünkü o zaman gülmek, kalben razı olmak anlamına gelir.
Ayet-i Kerime’de: “And olsun ki onlara (niçin alay ettiklerini) sorsan, elbette: “Biz ancak (lâfa) dalıp şakalaşıyorduk” derler. De ki: “Allah ile, O'nun âyetleriyle ve O'nun peygamberiyle mi alay ediyordunuz?”[4] Bu ayet, dini değerlerle alay etmenin imanla bir arada bulunamayacağını açıkça ortaya koyar. İmam Mâturîdî' Hazretleri bu ayetin izahında “Kalpte inkâr olmasa da, şer’î hükümle açıkça alay etmek küfürdür. Bu tür alay bazen sözle, bazen mimikle, bazen kahkahayla olur.”[5] Demektedir. Bu ayet, sadece alay edenleri değil, o alaya katılanları da muhatap alır. Alay edenin şakasına gülen kişi, eğer o alayı tasdik ederek gülmüşse, o da aynı akıbete düşer.
O hâlde nasıl davranmalı?
Birisi dine, Kur’an’a, farzlara, haramlara dair açıkça alay ediyorsa veya haramı meşrulaştırıcı şakalar yapıyorsa, o vakit kesinlikle orada kalmamalı, uyarmalı ve yüz çevirmelidir. Gülmemeli, çünkü kalbi razı olmamalıdır. Eğer kişi kendini tutamayıp güldüyse, hemen kalben bu işten razı olmadığını düşünmeli. Tövbe ve istiğfar etmelidir.
[1] Reddü’l-Muhtâr c.6, s.398)
[2] Nevevî, el-Mecmûʿ, c.2
[3] İbn Hacer el-Heytemî, ez-Zevâcir, c.1, s.9
[4] Tevbe, 9/65–66
[5] Teʾvîlâtü’l-Kurʾân, 9/65