2. Şua'da geçen Mevlana Hazretlerine air farsça ibarenin manası şöyle verilmiş: "Evliyaullahın ayaklarına tuzak olan, esma ve sıfat-ı ilahiyenin tecelliyatıdır. O tecelliyat, hakikati görmeyen halka, hayalat kabilinden gelir" Bu sözü izah edebilir misiniz?
Hz. Mevlana müceddid midir?
Sikke-i Tasdik'te Mevlana Halid'in Üstad Bediüzzaman'ın hemşehrisi olduğu yazıyor. Üsdat Bitlis Nurs köyünden, Mevlana Halid ise Irak Süleymaniye şehrinden. Nasıl hemşehri oluyorlar?
"Hazret-i Mevlânâ’nın üfürdüğü neyden tuğyan ve feyezan eden, Hazret-i Ali’nin (kerremallahu veche) kuyuya söylediği esrar-ı hakikatten başka nedir? Farkı nerededir ki, o ney, o kuyuda hâsıl olan kamıştandır." Barla Lahikasında geçen bu cümleyi izah eder misiniz?
"Üstâdım Kur’ân-ı Hakîm’e hizmet noktasında, meşreben Hazret-i Osmân-ı Zinnûreyn’in arkasından gidip, Hazret-i Mevlânâ gibi, Risâle-i Nûr eczâlarıyla -bütün kuvvetiyle- sünnet-i seniyenin ihyâsına çalıştı."
Sikke-i Tasdik-i Gaybi adlı eserin 10. Sahifesinde geçen yukarıdaki yeri izah eder misiniz? Hz.Osman (ra) ile Üstadın ne gibi ilişkisi var?
Önceki alimlerden bazıları, tütün (sigara) içmek helal, bazıları mekruh, bazıları da haram demişler. Bediüzzaman Hazretleri'nden önceki müceddid olan Mevlana Halid Bağdadînin, zarar ve alışkanlık yapmıyacak kadar az içilen tütüne haram denilemeyeceğini söylediği de rivayet edilmektedir. Son müceddid Bediüzzaman Hazretlerinin de tütün veya sigarayla ilgili bir sözü yok ise tütüne haram diyebilir mi...
Mecmuatü'l-Ahzab nedir? Ehl-i sünnetçe muteber midir?
Allah herşeyi biliyorsa, nereye gidiceğimi biliyorsa beni bu dünyaya imtihan olmam için neden gönderdi? Zaten gidiceğim yeri biliyordu?
Hudâ, Allah'ın güzel isimleri arasında bulunmuyor. Allah özel isim olduğu için farklı dillerde ismi değişmiyor, her dilde ismi aynıdır. Peki farsça ve Kürtçe konuşanlar neden Allah yerine Hudâ diyorlar? Bu caiz midir?
Amirim parasını verip içki almamı istedi. Bir an içkiyi taşımanın haram olduğunu düşünemedim. Zaten parasını verdi kendisi içecek diye boş bulundum ve aldım. Bir hadis-i şerifte taşıyan da lanetlidir, taşıyan da içenle aynı günahı işlemiştir, yazıyor. Bu hadisleri sonradan gördüm. Yani bilmeden en büyük günahlardan birini işlemiş oldum. Aşırı pişmanım, tövbe ettim. Başka ne yapmam gerekir?