Allah'ın Varlığı
Allah'ın varlığı somut mudur, soyut mudur?
Allah'ın varlığı somut mudur, soyut mudur?
Feza alemi yani uzay boşluğunda insan gibi maddi vücudları olan somut varlıklar(Uzaylılar) var mıdır? (Melek ve diğer ruhani varlıkları kasdetmiyorum)
yaptırmam uygun olur mu. Somut örnek vermek gerekirse Kuveyttürk'ün
Gayr-ı meşru lezzetin içindeki elemi bir başkasına anlatırken nasıl anlatmalıyız? Hangi somut örnekleri verebiliriz?
Bediüzzaman hazretlerinin eski Said döneminde felsefe ile İslam'a hizmet ettiğini, yeni Said döneminde ise doğrudan İslamı esas tuttuğuna ilişkin, Risalelerde bahisler vardır. İkisi arasındaki somut fark nedir?
ma geliyor? Somut örnekler vererek açıklar mısınız? ktub, 6. Risal
Tenzihen mekruh olan herhangi bir durum, bilerek, isteyerek, kasten yedi defa tekrarlanırsa, tahrimen mekruh hükmünü alır, şeklinde bir husus duydum. Hak mezheplerimize göre , İslam fıkhında böyle bir kaide var mı? Mezheplerimiz mekruha nasıl bakmışlar ve nasıl değerlendirmişler?
5 yaşındaki oğlum bana ilginç soru soruyor ve ben ne desem nasıl izah etsem bilemiyorum.1- Allah'ımızın çocuğu var mı, anne babası nerde onu kim doğurdu?2- Cehennem nasıl bir yer, kötüler ölünce nereye gidecek ne olacak?3- Peygamberimiz uçabiliyor mu?4- Ben artık ölüp peygamber efendimize gidip onu görmek istiyorum diyor.Bu soruları yetişkin biri sorsa Allah'ın izni ile cevap veririz ancak çocuğa ne diyeceğiz, nasıl anlatacağız, âciz kaldık. Çocuğumun bu sorularına nasıl cevap verebilirim?
Dindar bir ailede çocuğumuza namazı alıştırmakta zorluk çekiyoruz. Zorlamadan hatırlatıyoruz, oflayıp pufluyor; zorluyoruz, bu sefer namazı senin için kılıyorum istemeye istemeye diyor. Nasıl davranacağımızı şaşırdık, çocuğu boş mu bırakalım yoksa zorlayalım mı?
Lemeat Risalesinde geçen; "Ruh vücûd-u hâricî giydirilmiş bir kanundur" başlıklı kısmı cümle cümle izah edebilir misiniz? Ruh nasıl kanun oluyor?
Dinimiz; kim bir kavme benzerse o da onlardandır diyor. Öyleyse Yahudi'nin, Hristiyanın yaptığı telefonu interneti de kullanmayalım. Bu şekilde diyenlere nasıl cevap vermeliyiz? Bu ayrımı nasıl yapabiliriz?
Bizlere her yerde yazının eskiden olmadığını söylediler ve öğrettiler. Ama Allah Hz Adem'e suhuf göndermiş. Peki o hangi lisanda idi?
Namaz kılmayı unutmamak veya namazı kaçırmamak için ne yapabiliriz?
"“İsm-i Adl'in cilve-i a'zamından olan kâinâttaki adâlet-i tâmme, umum eşyânın müvâzenelerini idâre ediyor ve beşere de adâleti emrediyor. Sûre-i Rahmân'da وَالسَّمَٓاءَ رَفَعَهاَ وَوَضَعَ الْم۪يزَانَ [Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı koydu] اَلَّا تَتْغَوْا فِي الْم۪يزَانَ [Tâ ki tartıda haddi aşmayın!] وَاَق۪يمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْم۪يزَانَ [Ve tartmayı adâletle dosdoğru yapın, hem tartıda eksiklik etmeyin!] âyetindeki dört mertebeye, dört nevi' mîzâna işâret eden dört def'a 'mîzân' zikretmesi, kâinâtta mîzânın derece-i azametini ve fevkalâde pek büyük ehemmiyetini gösteriyor. Evet hiçbir şeyde isrâf olmadığı gibi, hiçbir şeyde de hakîkî zulüm ve mîzansızlık yoktur.” Kaynak (Lem'alar, 30. Lem'a, 368)" Yukarıdaki 4 nevi mizanı açıklar mısınız?
"Keza zalike(ذَلِكَ) zat ile sıfatı gösteren bir işaret olduğu itibariyle hem Kuranın azametine, hem azameti isbat eden sıfat-ı kemâliyeye işaret eder. Zalike(ذَلِكَ), işaret-i hissiyeye mahsus (hususi olma, sat harfi ile) iken, işaret-i akliyede kullanılması, tazim ve ehemmiyeti ifade ettiği gibi, makul olan Kur'an'ı mahsus (his yani beş duyu organına hitap eden, sin harfi ile yazılır) suretinde göstermesi, Kur'an'ı enzar ve ezhanın nazarı dikkatine arzetmekle tesettürü icab eden (hile zafiyet ve sair çirkin) şeylerden münezzeh olduğunu izhar ve itiraf ettirmektir. "(İşaratü'l-İ'caz ) İşaratü'l- İ'caz'da geçen bu kısmı açıklayabilir misiniz?
Kanunların yalnız ilmi vücutlarının bulunması ne demektir?
İçkinin neden haram olduğunu izah eder misiniz?
Onuncu Nota'da bahsi geçen “Marifetullahın (Allah'ı bilmenin) şahidleri, bürhanları (delilleri) üç çeşittir. Bir kısmı: Su gibidir; görünür, hissedilir, lâkin parmaklarla tutulmaz. …İkinci kısım: Hava gibidir; hissedilir, fakat ne görünür, ne de tutulur. …Üçüncü kısım ise: Nur gibidir; görünür, fakat ne hissedilir, ne de tutulur.” Cümlelerinde anlatılmak istenen manayı açabilir misiniz? Bu üç kısma nasıl misal verilebilir?
“İ'lem eyyühe'l-azîz. İnsanı havalandırıp baş aşağı felâkete atan şöyle bir hâl var: İstihkāk nazara alınmayarak, Hakkın takdîri hakkında tefrît veya ifrât yapılır. Kuvvetine, kıymetine bakılmayarak, küçük veya büyük bir yük altına alınır gibi, gayr-i insanî hâller insanı insaniyetten düşürür. Ya zulme veya kizbe sevk eder.” Bu paragrafı izah eder misiniz?
“Şeddeli nûn bir nûn sayılmak cihetiyle pek cüz'î ve sırlı bir veya iki farkla tevafuk ederek remzen ona bakar, dâiresine alır.” Bu cümlede geçen "sırlı bir veya iki fark" gibi ifadeler ne anlama geliyor? Neden sırlı tabiri geçiyor? Bu tür hesaplamalarda sırlı kelimesini nasıl anlamalıyız?
Risâle-i Nur Külliyatında 25. Söz'de Âl-i İmran Suresi 26. âyet ve sonrasında gelen İnşikak Suresinin 1-5. âyetlerini Bediüzzaman Hazretleri nasıl tefsir etmiştir? Buradan nasıl dersler çıkarmıştır? Detaylı olarak izah eder misiniz? Ayrıca şuunat-ı ilâhiye, tecelliyât-ı ilahiye, tasarruf-u rabbaniye, icraat-ı rabbaniye gibi kavramları örneklendirir misiniz? Kumandan-ı azam örneğinde ne anlatılmak isteniyor?
Elhamdülillah, uzun süredir üzerinde titizlikle çalıştığımız Hayrat Risale-i Nur mobil uygulaması nihayet sizlerle buluştu. Artık Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî'nin eşsiz külliyatı cebinizde taşıyacağınız bir kütüphane hâline geliyor.
Bediüzzaman, 1928 inkılâbı sonrası Kur'ân harflerine sadık kalarak Risaleleri el yazısı ve teksirle çoğaltmış; matbada Latin harfli baskıyı yalnızca zaruret ölçüsünde kabul etmiştir.
Bediüzzaman Said Nursî, medrese tahsilini henüz 14 yaşında tamamlayıp hem dinî hem fenî ilimlerde derinleşen, sürgün ve hapis yıllarında 130 risaleden oluşan Risale-i Nur Külliyatı'nı kaleme alarak asrın müceddidi sayılan büyük bir İslâm âlimidir.