Peygamberimize (asm) Çokça Salavat Getirmenin Sebebi
Peygamberimiz (sav) her ismi anıldığında ona salavat getirmemizi istemiş. Halbuki o Allah'ın en sevgili kuludur. Bizim salavat ve duamıza ne ihtiyacı var?

Peygamberimiz (sav) her ismi anıldığında ona salavat getirmemizi istemiş. Halbuki o Allah'ın en sevgili kuludur. Bizim salavat ve duamıza ne ihtiyacı var?
Peygamber Efendimiz (sav) kendisine salavat getirir miydi? Mesela namazını kılarken tahiyyatta salla-barik dualarını okur muydu? Veya diğer vakitlerde salavat getirir miydi? Salavat getirmenin fazileti nedir?
şefâatçı gibi zikretmeli." cümlesinde, salavat-ı şerifeyi şefaatçi
i Nurda kaç çeşit Salavat-ı Şerife vardır
Namazların sonunda okuduğumuz Allahümme salli ve barik dualarının Peygemberimiz(sav) zamanında değil daha sonra namazlara ilhak edildiği yönünde söylemler var. Bunlara nasıl bir delil getirmeliyiz?
Salavatın manası nedir?
Ve keza salavat-ı şerifeyi getiren
Peygamber Efendimiz'e (sav) neden çok salavât getirmeliyiz?
"salâvat-ı şerîfeyi getiren adam, zât-ı Peygamberîyi (a.s.m.) bir sıfatla tavsif ettiği zaman, o sıfatın nereye taallûk ettiğini düşünsün ki, tekrar be tekrar salâvat getirmeye müşevviki olsun." Tavsif edilen sıfat yada sıfatlar nelerdir. O sıfatlar nereye taalluk ediyor?
4. Lema'nın 1. makamında peygamber efendimizin a.s.m. ümmetinin hadsiz salavatına hadsiz ihtiyaç göstermesini izah eder misiniz?
Ayakkabının altı batık Necis olduğu için, ayağımızda dışarı ayakkabısı bulunurken her hangi bir zikir, salavat, Kur'ân hatmi yapmak caiz midir? Bu durum hatme engel olur mu?
Peygamber Efendimizin doğum gününü yani Mevlid Gecesini kutlamak ve o geceyi ibadetlerle, salavatlarla ve hatimlerle ihya etmek bid'at midir? Bu geceleri kutlamanın bid'a olduğunu söyleyenler oluyor.
Kur'ân-ı Kerim dışındaki dualarda ve salavatlarda tesbihat ve tesbihlerde tecvit uygulamamız gerekir mi?
virdler var. Sureler, cevşen, salavatlar, sekine, tahmidiye, münacatlar vs
İnsan, ağzından çıkan iddialı sözlerle kader-i ilâhîye âdeta “fetva” verdirebilir mi? Bunun dinimizde sahih bir dayanağı var mıdır? 28. Lem'a'daki “kef-nûn” bahsi çerçevesinde; beddua, gıybet, yalan, iftira gibi kötü sözler havaya ekilip, sonradan pişman olunduğunda telâfileri mümkün müdür? Yalnız dil ile tevbe kâfî midir, yoksa ilâve ibadet ve sadaka da gerekir mi? Açıklar mısınız?
"Meselâ: Bazı gafiller, hutbe gibi bazı şeair-i İslâmiyeyi, Arabîden çıkarıp her milletin lisanıyla söylemeyi, iki sebep için istihsan ediyorlar:" (27. Söz) 1- Bediüzzaman Hazretlerinin burda bahs ettiği hutbenin Arapça kısmı günümüzde okunan Arapça kısmı mıdır yoksa günümüz de okunan türkçe kısmı mıdır?2- Peygamber Efendimiz'den (s.a.v) günümüze kadar hutbeler nasıl okunuyordu?3- Özellikle Osmanlı döneminde hutbeler Arapça mıydı?
Muhammed isminin konulmasında hüküm nedir? Halk arasında bu isim ağır gelir; yada çocuk büyüdüğünde başka birisi kötü söz söylerse mes'ul olunur, gibi kanaatler var.
Şafii mezhebine mensub biri cemaat namazında Hanefi imama uyduğu zaman ve imam da kunut okumadığı için bizim de selamdan sonra sehiv secdesi yapmamız gerekiyor mu?
Sehiv Secdesi Gerektiren Haller Nelerdi?
Salli Barik okunması sünnet olmayan namazların ilk oturuşlarında (ör. öğle namazının ilk sünnetinde) Salli Barik veya Rabbena dualarını okumak namaz sonu sehiv secdesi gerektirir mi? Sehiv secdesi hangi durumlarda yapılır?
Fâni, âciz ve fakir bir insan, şu kısacık ömründe kendisine ihsan edilen sonsuz nimetlere karşı nasıl şükür edebilir? Bunun yolu var mıdır?


Elhamdülillah, uzun süredir üzerinde titizlikle çalıştığımız Hayrat Risale-i Nur mobil uygulaması nihayet sizlerle buluştu. Artık Üstadımız Bediüzzaman Said Nursî'nin eşsiz külliyatı cebinizde taşıyacağınız bir kütüphane hâline geliyor.

Bediüzzaman, 1928 inkılâbı sonrası Kur'ân harflerine sadık kalarak Risaleleri el yazısı ve teksirle çoğaltmış; matbada Latin harfli baskıyı yalnızca zaruret ölçüsünde kabul etmiştir.

Bediüzzaman Said Nursî, medrese tahsilini henüz 14 yaşında tamamlayıp hem dinî hem fenî ilimlerde derinleşen, sürgün ve hapis yıllarında 130 risaleden oluşan Risale-i Nur Külliyatı'nı kaleme alarak asrın müceddidi sayılan büyük bir İslâm âlimidir.
