”Ya, Cebrî gibi sebebe ayrı, müsebbebe ayrı birer kader tasavvur etsen; veyahut Mutezile gibi kaderi inkâr etsen, Ehl-i Sünnet ve Cemaati bırakıp fırka-i dâlleye girersin.” Kader Risalesi'nde geçen bu cümleyi izah eder misiniz Özellikle Cebriye'nin sebebe ayrı müsebbebe ayrı kader tasavvurlarını nasıl anlamak gerekir?
Bediüzzaman Hazretlerinin ahlak anlayışı nasıldır? Ahlak hakkında ne gibi görüşler belirtmiştir? Risale-i Nur'dan örnekler vererek kısaca açıklayabilir misiniz?
Din anlayışındaki farklılıklar zenginlik olarak görülebilir mi?
Din ve din anlayışı birbirinden farklıdır? Niçin?
etireceksin diyor. Şimdi bu anlayışta bir erkeğe iki hak
eşim de bu konuda anlayışlı birisi değil. Verdiğim borç
yle olacaktı gibi bir anlayışı da akla getirmiyor değil.
toplumda 7. yüzyılın aile anlayışı varken böyle bir şey
Eşariye göre kulun kudret ve iradesinin fiilde tesiri yoksa kesbin ne manası kalıyor? Bu anlayışa göre işi kul yaptı demek doğru mudur?
bu hali haremlik selamlık anlayışıyla çelişmiyor mu?
Risalelerde değişik yerlerde cihad geçmektedir. Acaba nasıl bir cihad anlayışımız olmalıdır?
İslam'ın birlik ve beraberlik anlayışı nasıldır?
adeleri o zamanın eğitim anlayışından mı ileri geliyor?
mel işleyenleri cennete girecek'' anlayışına sahip olan birisini düşünelim.
İktisad Risalesi'nde, iktisatsızlık yüzünden tüketicilerin çoğalacağı ve üreticilerin azalacağı belirtiliyor. Halbuki günümüz ekonomi anlayışına göre alış-veriş yaptıkça ekonomi canlanmaktadır. Bunu izah eder misiniz?
kusurların o zamanki insanların anlayışından kaynaklandığı izah ediliyor. Buna
Şahs-ı manevi anlayışı ile bir ulul emre
Üstadımızın "Beşer esirliği parçaladığı gibi ecirliği de parçalayacaktır." cümlesini nasıl izah edebiliriz?
Karz-ı hasen nedir? İzah eder misiniz?
Ateşli hastalık sonrasında dilsiz ve sağır olmuş bir akrabam var. Bu kişinin dini açıdan sorumlulukları var mıdır? Ahirette ibadetlerden sorumlu tutulacak mıdır? Sonradan şizofren hastalığı da oldu. Bununla ilgili detaylı açıklama yapabilir misiniz ?
“Birincisi: Hazret-i Mevlânâ zülcenâheyndir. Yani hem Kādirî, hem Nakşî tarîkat sâhibidir. Fakat Nakşî tarîkati onda daha gālibdir. Üstâdımda bil'akis Kādirî meşrebi ve Şâzelî mesleği daha ziyâde hükmediyor.”Bediüzzaman Hazretlerinin burada bahsettiği Şazeli Mesleği hakkında bilgi verir misiniz?
