Arama sonuçları: 714 sonuç bulundu.

Lemaatteki “Nûr-u akıl, kalbden gelir” bölümünü açıklar mısınız?
Kaza orucu tutmak için sahura kalktım. Daha sonra dilimle niyet ederken farklı bir şey dedim. Ramazan orucunu tutmaya dedim. Farkında olmadan. Ama kalbimde kaza orucu vardı. Bu durumda benim orucum kabul olur mu? Bu durumda ne yapmam gerekiyor? 
Risaleleri okuyup bir derece anlıyorum ancak onlarla amel edemiyorum. Risaleleri kalbimize nasıl işletebiliriz? 
"İşte, Hazret-i Gavs’ın bu emrinin mânâsı şudur ki: Ne vakit senin oğlun da ruhu cesedine, kalbi nefsine, aklı midesine hâkim olsa ve lezzeti şükür için istese, o vakit leziz şeyleri yiyebilir." İktisad Risalesi'nde geçen bu cümleyi izah eder misiniz?
Risale-i nurun bir çok yerinde "kalb ayine-i Samed'dir" deniyor. Bunun manası nedir?
İşârâtü’l İ’câz Mecmuasın da geçen “Şeytanın kalbin de ma’rifet var mıdır?” sorusunda kastedilen ma’rifet nedir?
Üstad Hz.lerinin bir çok risalede "birden kalbime ihtar edildi ki" diye başlayan cümleler var. Bu tür cümleleri, ilhama mazhar olduğu anlamına mı gelmektedir?
Risale i Nur'da bir çok yerde geçen "Şu halde sen ey mülhid, dalaletin itibariyle ya i'dam-ı ebedî ile ademe düşeceksin veya Cehennem'e gireceksin. Şerr-i mahz olan adem ise, senin bütün sevdiklerin ve saadetleriyle memnun ve bir derece mes'ud olduğun umum akraba ve asl ve neslin seninle beraber i'dam olmasından, binler derece Cehennem'den ziyade senin ruhunu ve kalbini ve mahiyet-i insaniyeni yan...
Bazen bir meselede iki kişi de kendini haklı görebiliyor, karşı tarafı da haksız görüyor. Ayet-i Kerimeler ve Hadis-i Şeriflerle beraber Uhuvvet Risalesini de tekrar tekrar okuduğum halde bu durum bende düzelmedi. Karşımdaki kişiye muhabbet beslemek yerine, ona darılıyorum, küsüyorum ve bu hal sürekli devam ediyor. Okuduklarımın kalbime tesir etmediğini anlıyorum, kalbim eskisi gibi düzelmiyor. İk...
"Tefekkür, gafleti izale eder. Dikkat, teemmül; evham zulümatını dağıtıyor. Lâkin nefsinde, bâtınında, hususî ahvalinde tefekkür ettiğin zaman derinden derine tafsilat ile tedkikat yap. Fakat âfâkî, haricî, umumî ahvalâta teemmül ettiğin vakit sathî, icmalî düşün, tafsilata geçme. Çünki icmalde, fezlekede olan kıymet ve güzellik, tafsilatında yoktur. Hem de âfâkî tefekkür, dipsiz denize benziyor, ...