Soru

Yetmiş Bin Nurani Perde

"Hem, bununla beraber, Hâlık-ı Zülcelâl her şeye yakın olduğu halde, yetmiş bine yakın nuranî perdeleri vardır." Yetmiş bine yakın nurani perdelerden maksat nedir?

Tarih: 12.10.2017 11:13:30
Okunma: 4683

Cevap

Bahse konu yer şöyledir:

"Hem bununla beraber Hâlik-ı Zülcelâl, her şeye yakın olduğu halde, yetmiş bine yakın nûrânî perdeleri vardır. Meselâ, sana tecellî eden Hâlık isminin, mahlûkiyetindeki cüz’î mertebesinden tut, tâ bütün kâinâtın Hâlik’ı olan mertebe-i kübrâ ve ünvân-ı a‘zama kadar ne kadar perdeler bulunduğunu kıyâs edebilirsin. Demek, bütün kâinâtı arkada bırakmak şartıyla mahlûkiyetin kapısından Hâlıkisminin müntehâsına yetişirsin. Dâire-i sıfâta yanaşırsın." (24. Söz)

Bu perdeler, yalnız kullar için vardır. Çünkü hiçbir şey Allah’a perde olamaz. Allah her şeye her şeyden daha yakındır. Kaf Suresi 16. Ayette “Biz ona şah damarından daha yakınız” buyurulmuştur. Ehli sünnet inancına göre, Cenab-ı Hakk yaratılmışlardan uzak olmadığı gibi belli bir yönde veya belli mekanda da değildir. Mesela, güneş ısı ve ışığıyla bize gözbebeğimizden de yakın olduğu halde, biz ondan 150 milyon km. uzaktayız. Temsildeki noksanlığa bakılmaz. Cenab-ı Allah da mekândan münezzeh olduğu halde, herşeye herşeyden daha yakındır. Fakat herşey ondan nihayetsiz uzaktır. Onun yakınlığı, yaratılmış iki şeyin arasındaki yakınlık gibi değildir. Çünkü yaratan ile yaratılmışların varlık mertebeleri çok farklıdır. Bu yüzden onun sıfatları varlıkların sıfatlarına benzemez. Onun varlık mertebesiyle yaratılmışların varlık mertebeleri arasında zıtlık vardır. Mertebedeki bu zıtlık sebebiyle Allah bize yakın olduğu halde bizim O’na uzak olmamız gibi bir zıtlık ortaya çıkmaktadır. Şura suresi 11. Ayette “Hiçbir şey O’nun misli gibi değildir” buyurularak bu farklılığa işaret edilmiştir. Bu sebeble Allah’ın yakınlığının nasıl bir yakınlık olduğu insanlar tarafından bilinemez. Sadece uzak olmadığına, yakın olduğunu anlarız. (Bkz. Sözler, 16. ve 31. Söz; Mektubat, 20. Mektub)

Yetmiş bine yakın perdeler ise varlıklardan tutunuz, nefisten ve günahlardan tutunuz, değişik alemlere kadar, hatta Cenabı Hakkın isim ve sıfatlarına kadar olan perdelerin hepsidir. Onun zatına ulaşmak noktasında isim ve sıfatları da nurani birer perdedir. Hatta her ismin her varlığa olan tecellisi de farklıdır. Bu her faklı tecelli de nurani bir perdedir. Mesela basit bir mahluk olan taş ve topraktan tut, bitkiler gibi ruhsuz canlılara ve her bir bitki türüne, taa ruhlu varlıklar olan hayvanlara ve her bir farklı hayvan türüne ve ferdine, taa cinlere, insanlara ve meleklere ve bunların her bir ferdine olan Halık isminin tecelllisinden tutunuz da bütün şehadet ve gayb alemlerine kadar, hatta kâinata kadar olan Halık isminin tecelliye kadar her bir farklı tecelli birer perdedir. Buna diğer isim ve sıfatları da kıyas edebilirsiniz.


Yorum Yap

Yorumlar