(11. Lema'nın 11. Nüktesinde geçen) Sünnet-i Seniye'nin menba'larının kısımlarına örnek vererek izah edebilir misiniz?
"Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın Sünnet-i Seniyesinin menbaı üçtür: Akvali, ef'ali, ahvalidir (sözleri, fiilleri, halleridir). Bu üç kısım dahi, üç kısımdır:
1-Feraiz (farz ve vacibler),
2-nevafil, (nafileler, yani dar anlamıyla sünnetler)
3- âdât-ı hasenesidir. (günlük güzel adetleri)
1-Farz ve vâcib kısmında ittibaa mecburiyet var; terkinde, azab ve ikab vardır. Herkes ona ittibaa mükelleftir.
Sünnet-i seniyenin birinci kısmı dinin farzlarıdır. Bunlar Allah’ın emri olup yerine getirmemiz gereken ibadetlerdir. Yani Peygamber Efendimiz Aleyhissalatü Vesselam’ın bizzat yerine getirdiği; başta farz namazlar olmak üzere oruç, zekat, hac, büyük-küçük her türlü günah ve haramlardan sakınmak gibi dinimizin farz kıldığı ibadetlerdir.
2- Nevafil kısmında, emr-i istihbabî ile (müstehab kılınmakla) yine ehl-i iman mükelleftir. Fakat, terkinde azab ve ikab yoktur. Fiilinde ve ittibaında azîm sevablar var ve tağyir ve tebdili bid'a ve dalalettir ve büyük hatadır.
Nevafil sünnetler denince, nafileler, yani farz ve vacibler dışındaki ibadetler anlaşılır.
Beş vakit namazlardaki sünnet namazlar, teheccüd ve kuşluk namazı gibi namazlar, namazdan sonraki tesbihler gibi nafile ibadetlerin hepsi nevafil sünnetlerdir. İbadetlerdeki bu nafile sünnetlere, kısa tabiriyle "sünnet" diyoruz.
3- Âdât-ı seniyesi ve harekât-ı müstahsenesi ise hikmeten, maslahaten, hayat-ı şahsiye ve nev'iye ve içtimaiye itibariyle onu taklid ve ittiba etmek, gayet müstahsendir." (11. Lem'a)
Peygamberimizin (sav), günlük hayata dair pek çok sünnetleri ve güzel âdetleri vardır. Onlardan bir kısmını numune olarak aşağı aldık.
1-Güzel koku sürmek Peygamberimiz (sav), “Her yedi günde bir gusül edip, başını ve bedenini yıkamak ve esansı varsa ondan sürünmesi her Müslüman üzerinde Allah’ın bir hakkıdır” buyurdu. Müslim h. no :849
2-Topluma çıkarken sarmısak ve soğan yememek: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: Her kim sarmısak, soğan ve pırasa yemiş ise mescidimize yaklaşmasın.
4-Sürme çekmek: Peygamberimiz (sav) : Her gece yatmadan önce gözlerine sürme çektiği rivayet edilir. Tirmizi, libas 23
5-Saçları taramak: Peygamberimiz(sav) : İcap ettikçe saç ve sakalını tarayıp düzeltir, zaman zaman kınayla boyar ve zeytinyağı ile de yağlardı. Tirmizi, Şemail 18-27
6-Kan aldırmak: Peygamberimiz (sav), “Aç karnına kan aldırmak deva, tok karnına aldırmak ise, hastalıktır” buyurdu. Hâkim, 409
7-Yolculuğa çıkarken yanında bulundurduğu şeyler: Peygamberimiz (sav), Gülyağı şişesi, tarak, misvak, ayna, sürmedanlık, makası yanından ayırmazdı. M. Asım Köksal, 11-163
8-Sağ ile başlamak: Allah resulü, abdest ve gusül alırken, saç ve sakal-ı şeriflerini tararken ve ayakkabılarını giyerken, hep sağ eliyle, sağ ayağıyla ve sağ tarafı ile başlamayı pek severdi. Peygamberimizin şemaili. Ali Yardım, 95
9-Müşriklere benzememek: Müşriklere benzememek için onların tersini yapardı.
10-Saç tıraşı: Peygamberimiz (sav), saçının bir kısmı tıraş olmuş, bir kısmı bırakılmış bir çocuk gördü. Derhal bunu yapmalarını yasakladı ve “ya tamamını tıraş edin veya hepsini olduğu gibi bırakın” buyurdu. (Yaşar Bozyiğit, Fıtrat Sünnetlerinin Adabı, s.86)
11-Sakalı uzatmak ve bıyıkları kısa tutmak: Peygamberimiz(sav), “Bıyığı dudağınızın kırmızılığı görünecek şekilde kesiniz. Sakalı uzatıp salıveriniz ve Mecusilere muhalefet ediniz” buyurdu. (Müslim, Taharet h.no:56)
12-Kesilen saç ve tırnakları ortalığa atmamak: Kişi tırnaklarını kestiğinde, saçlarını kısalttığında, artıklarını ateşte yakmak, tuvalete ve banyoya atmak mekruhtur. (İbni Abidin, 15-494)
13-Cumadan önce tırnak kesmek: Peygamberimiz (sav): Cuma günü namaza gitmeden önce, tırnaklarını keser, bıyıklarını kısaltırdı. (Ramuz el- hadis:559-20)
14-Yemekten önce ve sonra elleri yıkamak: Yemekten evvel ve sonra el yıkamak da zenginlik getirir ve fakirliği giderir. (Ramuz el-Ehadis: 198-7)
15-Kasıkları tıraş etmek.
16-Ev işleriyle uğraşmak: Hz. Peygamber (sav) kuşluk namazını kıldıktan sonra evine gelir, ev işleriyle meşgul olur, elbise ve ayakkabıları tamir eder, hayvanlarını sağardı. (Ahmed bin Hanbel)
17-Beden temizliği (banyo): Peygamberimiz (sav): Cuma günü, cünüp olmasanız bile yıkanınız, başlarınızı yıkayınız, koku sürünüz. (Buhari)
18-Uyuma şekli ve Misvak Kullanması: Peygamberimiz (sav), daima sağ tarafına yatar ve sağ elini yanağının altına koyarak uyurdu. Gece yarısı veya üçte biri geçtikten sonra uyanır, misvağı daima başucunda durur, kalkınca önce dişini misvaklar, sonra abdest alır ve ibadetle meşgul olurdu. (Tirmizi)
19- Yatarken dua etmesi: Hz. Âişe (r.anha) validemiz şöyle anlatmıştır: “Hz. Peygamber (sav) yatağına girdiği zaman, ‘Muavvizeteyn’i (Felak ve Nas Sureleri) ve Kul hüvallahu ahad’ı (İhlas Suresi) okur ellerine üfleyip, ellerini yüzüne ve vücuduna sürer ve bunu üç kere tekrar ederdi. Hastalandığı zaman aynı şeyi kendisine yapmamı emrederdi.” (Buhari, Müslim, İmam Malik, Tirmizi)
20-Yatarken abdestli yatmak.
21-Selam vermek: “Peygamberimiz (sav), kime rastlarsa önce o selam verirdi.” (Hayatus Sahabe c.1:s.27)
22-Sabah kerahet vaktinde uyumamak: Hz. Peygamber (sav) sabah namazının farzını, cemaate kıldırdıktan sonra, namazını kıldığı seccadenin üzerine, güneş iyice doğuncaya kadar otururdu. (Müslim)
23-Öğle uykusu: Hz. Peygamber (sav) öğle namazını kıldıktan sonra, bir miktar uyur, ‘kaylule’ yapardı. Nitekim bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: “Öğleyin kaylule yapınız. Muhakkak şeytanlar öğle vaktinde kaylule yapmazlar.” (Müslim)
24- Yüzüğü sağ ele takmak: “Peygamber efendimiz (sav) yüzüğü sağ eline takardı.” Müslim
25-Cenaze geçerken ayağa kalkmak: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: “Cenazeyi gördüğünüz zaman ayağa kalkın. Cenazenin ardından giden cenaze musallaya konuncaya kadar, oturmasın.” (İmam Buhari)
26-Ellerinin içi ile de dışı ile de dua etmek: Hz. Enes (ra)’dan rivayet: “Hz. Peygamber (sav)’in ellerinin içiyle de dışıyla da dua ettiğini gördüm.” (Ebu Davud, c2, s.164)
Sünnet, geniş anlamıyla ele alındığında farz ve vacibler dahil Peygamberimiz asm’ın yaptığı her şeydir.
"Sünnet-i Seniyenin herbir nev'ine tamamen bilfiil ittiba etmek, ehass-ı havassa dahi ancak müyesser olur. Ona bilfiil olmasa da, binniyet, bilkasd tarafdarane ve iltizamkârane talib olmak, herkesin elinden gelir. Farz ve vâcib kısımlara zâten ittibaa mecburiyet var." (11. Lem'a)
Görüldüğü gibi son cümle, sünnetin farz ve vacib kısımları olduğunu söylüyor.