Soru

Allah'ın Kelam Sıfatı

"Madem yapan bilir; elbette bilen konuşur." ifadesinde yapanın bildiği anlaşılabiliyor. Ancak bilen niye konuşacak? Bilenin konuşması zorunlu mudur? Yoksa bu ifadede kast edilen konuşmak için bilmenin şart olması mıdır? Kısacası Allah konuşmayı niye tercih etmiş?

Tarih: 11.03.2022 15:32:11
Okunma: 586

Cevap

Cümledeki bilenin konuşması mecburiyet ve zorunluluk anlamında değildir. Kunuşmak için bilmenin şart olduğudur. Sınıfta hocanın "Bu soruyu kim cevaplayacak veya konuyu kim anlatacak sorusuna bilenler parmak kaldırır. Sorulan soruya bilenler cevap verir. Anlatılması istenen konuyu bilenler anlatabilir. Bilmeyenlerin soruya doğru cevabı vermesi veya konuyu anlatması mümkün değildir. 

Allah'ın konuşmayı tercih etmesine gelince; Öncelikle şunu ifade edelim; Allah hiçbir şeye muhtaç olmadığı gibi konuşmaya da muhtaç değildir. Ayrıca Allah konuşmak için ses, harf ve kelimelere de muhtaç değildir. Konuşulmaya, ses ve kelimelere ihtiyaç duyan insanlar ve varlıklardır.  Eğer Allah varlıklarla konuşmamış olsaydı, başta insanlar ve cinler yaratılış gayesini, Allah'ın bizden ne istediğini, nelerden razı olup olmadığını öğrenemezdi. O zaman hayat  ve varlıklar hiçbir mana ifade etmeyen, hikmetsiz, boş şeylerden ibaret olurdu. Ayrıca bütün varlıkların yapmış olduğu işler (Arının nasıl bal yapacağı, tavuğun nasıl yumurta yapacağı, ağacın nasıl meyve vereceği, yıldızların, gezegenlerin hangi hız ve ölçüde döneceği gibi bütün işler) onlara Allah tarafından ilhamla bildirilir. Yoksa onların bu işleri yapabilecek ne bilgi, ne kudret ne de iradeleri vardır. İşte rabbimiz, varlıklar konuşulma ihtiyac duyduklarından dolayı her varlığın anlayacağı dilden (vahiyle, ilhamla vb. farklı şekillerde) onunla konuşur.


Yorum Yap

Yorumlar