Soru

Küfrün Kısımları

7. Şua da geçen küfrün kısımları konusunu izah eder misiniz?

Tarih: 13.07.2021 20:04:29
Okunma: 679

Cevap

Bahse konu olan yer şöyledir:

Elhâsıl: İ‘tikād-ı küfriye iki kısımdır.

Birisi: Hakāik-i İslâmiyeye bakmaz. Kendine mahsûs yanlış bir tasdîk ve bâtıl bir i‘tikād ve hata bir kabûldür. Ve zâlim bir hükümdür. Bu kısım, bahsimizden hâriçtir. O bize karışmaz, biz de ona karışmayız.

İkincisi: Hakāik-i îmâniyeye karşı çıkar, muâraza eder.

Bu da iki kısımdır.

Birisi: Adem-i kabûldür. Yalnız isbatı tasdîk etmemektir. Bu ise bir cehildir, bir hükümsüzlüktür ve kolaydır. Bu da bahsimizden hâriçtir.

İkincisi: Kabûl-ü ademdir. Kalben ademi tasdîk etmektir. Bu kısım ise bir hükümdür, bir i‘tikāddır, bir iltizâmdır. Hem iltizâmı için nefyini isbat etmeye mecbûrdur.

Nefiy dahi iki kısımdır.

Birinci Kısım: Hâs bir mevki‘de ve hususî bir cihette yoktur der. Bu kısım ise isbat edilebilir. Bu kısım da bahsimizden hâriçtir.

İkinci Kısım ise, dünyaya ve kâinâta ve âhirete ve asırlara bakan; îmânî ve kudsî ve âmm ve muhît olan mes’eleleri nefiy ve inkâr etmektir. Bu nefiy ise, Birinci Mes’ele’de beyân ettiğimiz gibi, hiçbir cihetle isbat edilmez. Belki kâinâtı ihâtaKuşatma edecek ve âhireti görecek ve hadsiz zamanın her tarafını temâşâ edecek bir nazar lâzımdır. Tâ o gibi nefiyler isbat edilebilsin.

İkinci Varta ve Çâre-i Necât: Bu dahi iki mes’ele­dir. Birincisi: Azamet ve kibriyâ ve nihâyetsizlik noktasında ya gaflete veya ma‘siyete veya maddiyâta dalmak sebebiyle darlaşan akıllar, azametli mes’eleleri ihâta edemediklerinden, bir gurûr-u ilmî ile inkâra saparlar ve nefyederler. Evet o ma‘nen sıkışmış ve kurumuş akıllarına ve bozulmuş ve ma‘neviyâtta ölmüş olan kalblerine çok geniş ve çok derin ve ihâtalı olan îmânî mes’eleleri sığıştıramadıklarından, kendilerini küfre ve dalâlete atarlar, boğulurlar. Eğer dikkatle kendi küfürlerinin iç yüzüne ve dalâletlerinin mâhiyetine bakabilseler görecekler ki, îmânda bulunan ma‘kūl ve lâyık ve lâzım olan azamete karşı, yüz dere­ce muhâl ve imkânsızlık ve imtinâ‘, o küfrün altında ve içindedir.(Şualar-1, 97-98)

Buranın kısaca izahı şöyledir:

İtikad-i küfriyye iki kısımdır:
Birisi: hakaiki islamiyeye bakmayıp yalnız Allah'ın yok olduğunu kabul eden bir hükümdür.
İkincisi; hakaik-i imaniye karşı çıkar ve itiraz eder.
Bu dahi iki kısımdır:
Birincisi; ademi kabuldür ki delili ve ispatı kesin olan Allah'ın varlığını işitip tasdik ve kabul etmiyor. Güya kolaylığa kaçıp kendini cahilliğe atıp ben anlamıyorum, kabul etmiyorum diyor. 
İkincisi,; kabul-u ademdir ki Allah'ın yok olduğunu kalben tasdik edip böyle hüküm veriyor. Yok olduğunu ispat etmeye çalışıyor.
Bu nefiy dahi iki kısımdır:
Biri; özellikle bazı imani meselelerde kendine has bir şekilde inkar eden kısımdır. Gökte hilal varken gözünün zayıflığından dolayı hilali görmeyen ve inkar eden adam misali ben kabul etmiyorum bana göre böyledir diyen adam misali.
İkincisi;başta iman esasları olmak üzere büyük mühim esasları sırf gaflet, maddiyat ve günahlara daldığı için aklı darlaşıp azametli ve ihatalı meseleleri inkara sapan ve nefyeden insanlardır. 
Evet mânen sıkışmış ve kurumuş akıllarına maneviyatta ölmüş kalplerine çok geniş ve derin olan iman meseleleri ağır gelir kabul edemez küfre girerler.

Ayrıca Bakınız:https://risale.online/soru-cevap/adem-i-kabul

 


Yorum Yap

Yorumlar