4. Söz'de geçen şu cümleyi izah eder misiniz? "Namaz, ne kadar kıymetdar ve mühim, hem ne kadar ucuz ve az bir masraf ile kazanılır." Özellikle namazın ucuz ve az bir masraf ile kazanılması kısmını açıklar mısınız?
Bu hadis hangi kaynakda geçiyor? Sahih midir? Sahih ise izah eder misiniz?
Ebu Sa’id el-Hudri (r.a), Hz. Peygamber (s.a.s)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kıyamet günü, şu üç (kısım) kimse Allah’a karşı hüccet getirir: 1) Fetret devrinde (peygamber gönderilmemiş olduğu bir dönemde) yaşamış ve ölüp gitmiş olanlar. Bu kimse, "bana hiçbir peygamber gelmedi. Yoksa kulların içinde sana en it
Üstad Hazretleri insan büyütüldüğünde kâinat olduğunu söylüyor, bunu maddi anlamda nasıl anlamalıyız? Mesela, her bir gezegen insanda neyi ifade eder? Niçin bu kadar çok gezegen var? Bu gibi soruları insan üzerinden çıkarım yapabilir miyiz?
Ego nedir? Ego ve enenin ilişkisi var mıdır ? Varsa nasıldır? Nefs bunun neresindedir? Bu üç kavramı izah eder misiniz?
Ailemden bir ferd namaz kılmıyor. Fakat insanlarin yanında namaz kılıyor ve kıldığını söylüyor. Bu kişinin yalanına susmak zorunda kalıyorum, onu küçük düşürmemek için. Fakat vicdanım hiç rahat değil. Dinen çocukların, yalan söyleyen anne babaya nasıl yaklaşması gerekir?
"Namaz kılanın diğer mübah dünyevî amelleri, güzel bir niyetle ibadet hükmünü alır. Bu surette bütün sermaye-i ömrünü ahirete mal edebilir; fani ömrünü bir cihette ibka eder." cümlesini açıklar mısınız?
Hayvanlar üzerinde bilimsel araştırma yapmak için deney yapmak caiz midir? Bunun bir ölçüsü ve sınırı var mıdır?
21. Lema'da "Riyadan kurtaracak ve ihlası kazandıracak çok hakaik zikredildiğinden ona havale edip burada kısa kesiyoruz" diyor. Bu hakikatleri açabilir misiniz? İhlası kıran ve kişiyi riyaya yönlendiren sebepler nelerdir? İhlası kazandıracak ve riyadan kurtaracak esaslar hangi risalelerde geçmektedir?
Üstâd Hazretlerinin 17. Söz'deki münâcâtında; “Yâ Rab! Tevekkülsüz, gafletle, iktidar ve ihtiyârıma dayanıp, derdime derman aramak için cihât-ı sitte denilen altı cihette nazar gezdirdim. Maatteessüf derdime derman bulamadım. Ma‘nen bana denildi ki: “Yetmez mi derd, derman sana!”[1] ifadesi geçmekte. Burada geçen “cihât-ı sitte/altı yön” gerçekte nedir? Ne anlatılmak istenmiştir?
Farz vazifeleri aksatmadan iddiasız olarak okey ve tavla gibi oyunlar oynamak caiz midir?