Karşı cinslerin internet vasıtasıyla iman meselelerini konuşmaları, dertlerini birbirlerine anlatmaları günah mıdır ve hükmü nedir? Bu konuda âyet ve hadisler nasıldır?
Yabancı erkek ve kadınların birbirleriyle gerek dini meseleleri gerekse şahsi meselelerini internet ortamında baş başa görüşüp konuşmaları her ne kadar masum gibi görünse de kesinlikle caiz değildir, uzak durulmalıdır. Öncelikle gerçek âlemde kadın erkek ilişkilerinin hükmü nasılsa sanal âlemde, internet dünyasında da aynıdır. Mahremiyet sınırlarına aynı şekilde riayet etmek gerekmektedir. Bununla ilgili şu hususlara dikkat etmek lazımdır:
Bir hanımın tedavi amaçlı erkek doktorla görüşmesi gibi mecburiyet durumları hâriç yabancı bir erkekle, ancak normal (nikâhlı) evlilik amaçlı görüşmesi söz konusu olabilir. Böyle bir durumda erkeğin evlenmek istediği kızı bizzat görmesi, yakınları yanında görüşmesi caiz olur.
Ancak günümüzde çetleşme denilen yolla, sırf gönül eğlendirmek, hoşça vakit geçirmek için yapılan, özellikle görüntülü internet görüşmeleri çoğu zaman taraflara zarar vermekte, ahlâkî aşınmalara yol açmaktadır. Evli olan bir erkek veya kadının böyle bir görüşme yapması, kısa sürede ailevî sarsıntı geçirmesine ve boşanmaya kadar giden anlaşmazlıklara sebep olmaktadır.
Esasen Peygamber Efendimiz'in (sav) sözleri gibi fiilleri, halleri, tavır ve hareketleri de dinî hükümlerin ve şeriatın kaynağıdır. Dinin bu hükümlerinden bir kısmına sahabeler şahid olup bize aktardıkları gibi Hazreti Peygamberin şahsî, ailevî hayatıyla ilgili kısımlarını da Ezvâc-ı Tâhirat olan (Peygamber hanımları) aktarmışlardır. Mesela Hazreti Aişe'nin genç yaşta Sevgili Peygamberimizle evlenip müminlerin annesi olması; Müslüman hanımların Kur'ân ve sünnet çerçevesinde eğitimi, Peygamberimize yakınlığı ile en çok hadis rivayet eden hanım sahabi olması gibi birçok hikmetlere sahiptir.
Diğer taraftan İslamiyet büyük bir günah olan zina ile birlikte zinaya götüren bütün yolları da haram kılar. Nitekim Yüce Rabbimiz, وَلَا تَقْرَبُوا الزِّنٰٓى اِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةًۜ وَسَٓاءَ سَب۪يلاً “Zinaya yaklaşmayın. Çünkü o, hayâsızlıktır, çok kötü ve çirkin bir yoldur.”[i] buyurmaktadır. Dolayısıyla ister gerçek hayatta, ister sanal âlemde, isterse yazılı ve görsel medyada kişiyi zinaya götüren söz, tutum ve davranışların tamamı haramdır. Allah’ın insana bir emanet olarak verdiği bedenin teşhir edilmesi, tesettüre uygun olmayan elbiselerin giyilmesi haramdır. Aralarında dinen evlenme engeli olmayan bir erkek ve bir kadının baş başa kalması haramdır.
İşlediğimiz her bir günah, kafamıza giren her bir şüphe kalp ve ruhumuza mütemadiyen, sürekli olarak yaralar açıyor. Bizim bu ma‘nevî yaralarımız, pek uzun olan ebedi ahiret hayatımızı tehdîd ediyor. Ayrıca bizlerin günahlarımızdan gelen yaralar ve yaralardan hâsıl olan vesveseler ve şüpheler, neûzübillâh mahall-i iman olan bâtın-ı kalbimize ilişip imanımızı zedeliyorlar ve imanın tercümanı olan lisanın zevk-i rûhânîsine ilişip zikirden nefretkârâne uzaklaştırarak susturuyorlar.
Kötülüğün işlenmesi kadar onun yaygınlaşmasına zemin hazırlamak da büyük bir günah, ağır bir vebaldir. Cenâb-ı Hak, Kur’an-ı Kerim’de, “Müminler arasında ahlâksızlığın yaygınlaşmasını isteyenlere dünyada ve ahirette can yakıcı bir azap vardır...”[ii] Buyurarak bu hususa dikkatlerimizi çekmektedir.
Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu uyarısını hatırımızdan asla çıkarmayalım: “...Hiçbir erkek, mahremi olmayan bir kadınla yalnız başına kalmasın; zira yanlarındaki üçüncü kişi şeytan olur...”[iii]
Sanal alemde de bu hususa azami derecede dikkat etmek gerekir. Hatta maalesef internet ortamında kişilerin çok daha rahat davrandığı düşünüldüğünde, çok daha büyük ve feci yanlışlara kapı aralayacağı unutulmamalıdır. Zira kendi hemcinslerimizde bile seçici olmamız gereken dehşetli bir zamanda yaşamaktayız.
Daha fazla bilgi için lütfen bakınız;
https://risale.online/soru-cevap/goruntulu-gorusmeler-ve-fotograf-cektirmek