Sebeplerin yaratıcı olamayacağını izah eder misiniz?
SEBEPLER YARATICI OLAMAZ
Bir varlığın vücuda gelmesi için birçok sebebin bir arada olması gerekir. Örneğin bir ağacın vücuda gelebilmesi için toprak, su, hava, güneş, tohum gibi sebeplerin bir araya gelmesi lazım. Belki de o sebepler bir araya gelmeden bir varlık vücuda gelmeyebilir. Fakat varlığın vücuda gelmesi için gerekli olan sebepler o işi asıl yapan değil sadece o işe bir vesiledir. Çünkü bu sebeplerde o işi yapacak akıl, şuur ve kudret gibi şeyler yoktur.
Mesela; ilaç yapılan bir laboratuvar düşünelim. O laboratuvarda ilaç yapımında kullanılan, çeşitli maddelerle dolu yüzlerce kavanoz bulunmaktadır. Bu kavanozlardaki maddelerden çok şifalı bir ilaç yapılmak istenildi.
Yapılan ilacı incelediğimizde görürüz ki, o kavanoz şişelerin her birisinden, çok hassas bir ölçü ile bir iki miligram birinden, üç dört miligram ötekinden, altı yedi miligram başkasından ve daha bunun gibi çeşitli miktarlar da maddeler alınmıştır. Bu şekilde şifalı bir ilaç yapılması için belki 50 kavanozdan maddeler alınması gerekiyor.
Eğer birinden, bir miligram ya noksan veya fazla alınsa o maddeler ilaç olma özelliğini kaybeder. Belki de zehir olur.
Acaba hiç mümkün müdür ki, laboratuvardaki pencereden giren bir rüzgârın çarpması sonucunda raflarda bulunan yüzlerce şişeden yalnız istenilen 50 şişe devrilsin. O şişelerden de tam istenilen miktarlarda maddeler aksın. Toplanıp bir araya gelerek o hassas ölçüdeki ilaçları oluştursunlar? Yani o maddeler, kavanozların devrilmesiyle tesadüfen bir araya gelip şifalı bir ilaç meydana getirsinler.
Elbette sebeplerin bir araya gelmesiyle ilaçların bu şekilde oluşması mümkün değildir
Hatta şuurlu, gören, işiten ve hayat sahibi olan insanlar dahi o işin eğitimini almadan bu ilaçları yapmaları mümkün değildir.
Aynen bunun gibi; her bir bitki, hayvan ve insan hassas ölçülerle yapılan bir ilaç gibidir. Çok çeşitli ve gayet hassas bir ölçü ile alınan maddelerden meydana gelmiştir. Eğer insan, hayvan ve bitkilerin yaratılışı sebeplere verilse ve "sebepler yaptı " denilse; elbette bu yüz derece akıldan uzak ve imkânsızdır.
Sebepler denilince dört büyük unsur olan hava, su, toprak ve güneş akla gelmektedir. Çünkü varlıkların vücudu için bu unsurların olması zorunludur. Hâlbuki bu unsurların hayatı, işitmesi, görmesi, aklı ve şuuru yoktur. Nasıl ki dört tane kör yan yana gelse göremedikleri gibi, dört tane sağır yan yana gelse işitemezler. Bunun gibi dört tane akılsızın bir araya gelmesiyle de akıllı bir iş çıkaramazlar.
Aynen bunun gibi hava, su, toprak ve güneş gibi unsurların hayatı, işitmesi, görmesi, aklı ve şuuru olmadığı halde bunların birleşmesinden hayatı, aklı, işitmesi ve görmesi olan varlıklar meydana gelmektedir. Açıktır ki sebeplerin bir araya gelerek bu varlıkları yaratmaları mümkün değildir. Sebepleri de, sebeplerle vücuda gelen varlıkları da yaratan Cenab-ı Hak’tır.
Sonuç olarak diyebiliriz ki; Kâinattaki sanatlı, ölçülü, hikmetli varlıkları yaratabilmek için hadsiz bir hikmet ve nihayetsiz bir ilim ve her şeyi kuşatan bir irade sahibi ve her şeye gücü yeten bir zat lazımdır. O da Cenab-ı Hak’tan başkası olamaz.