Soru

Cemaatin katkısı

Âhirzamanda yaşadığımız bir gerçek. Peki cemaatleşmenin bu zamandaki katkısını öğreneilirmiyim.?

Tarih: 13.07.2011 18:22:23
Okunma: 4887

Cevap

İslamiyetin esaslarına baktığımızda bir çok hükümleri cemaatle beraber yapılmaktadır. Namazlar özellikle Cuma ve bayram namazları cemaatle kılınır. Vakit namazları cemaatle kılınması teşvik edilmiştir. Hac cemaatle yapılıyor. Zekat bir cemaat şuuru içinde veriliyor. Müslüman ihtiyaç sahipleri gözetiliyor. Kur’an-ı Kerimde birliktelik vurgusu oldukça çok yapılmaktadır. Dualarımız bütün Müslümanları içine almaktadır. Diyebiliriz ki İslam dinin ruhunda bir cemaat bilinci, şuuru yatmaktadır.

 

Eskiden dalalet bir şahıstan veya şahıslardan gelirdi. Bu tehlikeyi dâhi olan bir hidayet yıldızı(âlim, evliya, mürşid) bertaraf ederdi. İmanın esaslarına ve köklerine hücum yoktu ve erkân-ı iman sarsılmıyordu. Şimdi ise, iman ve marifetin köklerine ve temel esaslarına şiddetli ve cemaatli bir surette taarruz ediliyor.

 

Ehl-i dalalet cemiyetçilik ve komitecilik esasıyla bir şahs-ı manevi ve habis bir ruh meydana getirdi. Bu sayede umum Müslümanların vicdanlarına, kalblerine hücum ederek imanlarını zayıflatmaya çalıştı. Sosyal hayat ve toplum hayatı fesada girdi. Din duygusu zayıfladı. Müslüman halkın taklidi olan imanlarını, İslami sembolleri (şeairleri) kaldırmakla veya etkisiz hale getirmekle sarstılar. İslamiyet za’fa düştü.

 

Cemaat ruhuyla İslamiyet’e hücum eden ehl-i dalalete karşı ferdî, şahsî dehalar ve hareketler ise mağlup olur. Başarılı olunamayacağı aşikardır.

 

Bu halde gâyet kuvvetli ve kesretli ve dayanışma içinde olan bir cemaat lazım ki, Âlem-i İslâmın terakkiyat-ı maneviyesinde sebeb olup yardım etsin. Çünkü şu zaman, cemaat zamanıdır; şahıs zamanı değil! Şahıs ne kadar dâhî ve hattâ yüz dâhî derecesinde olsa, bir cemaatın mümessili olmazsa, bir cemaatin şahs-ı manevîsini temsil etmezse; muhalif bir cemaatın şahs-ı manevîsine karşı mağlubdur.

 

Hem cemaatin ruhu dış etkilere karşı daha metindir. Çünkü Cemaatte olan kuvvet, ferdde yoktur. Meselâ çok iplerden oluşan bir urgandaki kuvvet, ipler birbirinden ayrı olduğu zaman bulunmaz. Hem cemaat İslamiyeti yaşamak ve yaşatmak konusunda daha etkilidir.

 

Hem hakikaten bir cemaatin hareketiyle meydana gelen müsbet gelişmeler ve güzellikler ve şeref daha fazladır.

Hem Allah için olan kardeşlik dairesindeki insanların içinde ciddî, samimî dayanışmanın çok kerametleri olabilir. Cemaatın ruhu olan şahs-ı manevî eğer müstakim olsa, ziyade parlak ve kâmil olur. Hattâ şöyle bir cemaatin şahs-ı manevîsi bir veliyy-i kâmil hükmüne geçebilir, ilahi yardımlara mazhar olur.

 

 


Yorum Yap

Yorumlar