"Vahid bir eser, bilbedahe vahid bir sani'den südur eder. Bir elbette birden gelir." Şimdi güneş bir tane diye niye sahibi de bir olmak zorunda? Bir şey tek ise o ancak bir zatın malıdır? kavramını izah eder misiniz?
“Evet, bu kâinat bin birlikler perdeleri içinde sarılı bir gül goncası gibidir. Belki esmâ ve ef'âl-i umumiye-i İlâhiyenin adedince vahdetleri giymiş birtek insan-ı ekberdir. Belki, envâ-ı mahlûkat sayısınca dallarına vahdetler, birlikler asılmış bir şecere-i tûbâ-i hilkattir.Hem bu kâinatın sobası olan güneş bir, lâmbası olan kamer bir, aşçısı olan ateş bir, levazımat deposu ve hazineli direği olan dağ bir, sakacı ve sucusu bir ve bağları sulayan süngeri bir ve hâkeza, bir, bir, bir, tâ bin bir birler kadar...
İşte, âlemin bu kadar birlikleri ve vahdetleri, güneş gibi zahir bir tek Vahid-i ehad'e işaret ve delâlet eden bir hüccet-i bahiredir.
Hem kâinat unsurlarının ve nevilerinin herbirisi bir olmasıyla beraber, zeminin yüzünü ihata etmesi ve birbirinin içine girmesi ve münasebettarâne ve belki muavenetkârâne birleşmesi, elbette mâlik ve sâhip ve sânilerinin bir olmasına bir alâmet-i zâhiredir.”(İkinci Şua,3. Makam)
Buradaki “birden bir südur eder” ifadesi kâinatta bir olan bu kadar birlerin bir biri ile olan irtibatları ile ilgilidir. Bu kadar bir olanları birbiri ile gayet uyumlu bir şeklide birbirlerine yardımcı kılacak tarzda çalıştırmak ve topyekûn onları idare edebilmek ancak bu bir olan unsurlara malik ve sahip olan bir “BİR”i gösterir. Tabiri caiz ise ellerinde onlarca topu döndüren biri elbet her topa hâkim olmalı ki onalrı bir uyum içinde çevirebilsin eğer toplardan birine hükmedemezse o toplardaki nizam ve intizam bozulur.
Kâinatın bu kadar çeşitliliği içinde bulunan “birler” bir olmakla beraber diğer tüm unsurlarla “birlikte” hareket etmek mecburiyetindir. Tüm bu bir olanlara kim hâkim ise onları da ancak o idare edebilir. Çünkü o birlerden bir tanesine bile hâkim olamazsa mantıken diğerlerine de hâkim olamayacaktır. Çünkü tüm bu birler birbirine bağlı ve birbiriyle ilişkili vaziyette hareket etmektedirler. Mesela bir olan güneş kime ait ise tüm yeryüzü de ona aittir. Çünkü bir olan güneş ile bir olan dünya arasındaki irtibatın sağlanması için bu iki tane bire hâkim olmak gerekir. Çünkü ikisi arasındaki muhteşem uyum ve denge için her ikisinde de hükmünün geçmesi lazımdır. Bir futbol maçında her oyuncu “bir ve tektir” fakat her “bir ve tek” olan futbolcular aslında hem “bir ve tek” olmaları ile hem de “birlikte” hareket etmeleri ile bir ve tek olan bir teknik direktöre işaret etmektedir.
Bir olana hükmedemeyen hiçbir şeye hükmedemez. Çünkü herşey bir birlik içindedir. Bu bir olanlar bir tesbih tanesi gibi birbirine bağlıdırlar. Bir tesbih tanesine hakim olamayan diğerlerine de hükm edemez.
Bir sarayın içinde çok farklı taşından camına kadar çok farklı bir birine benzemeyen bir çok unsur bulunabilir. Bunlar şekil olarak birbirine benzemese de tek bir avizenin içindeki ampülden yola çıkarak bu ampül kimin ise bu sarayın sahibi de tek ve bir olmalıdır iddiasında bulunabiliriz. Eğer sarayın sahibi tek ve bir olmasaydı sarayda birbirine itaat ve uyum içinde bir düzen oluşmazdı. Yani her bir unsur bulunduğu konuma uygun oturtulmazdı. Mesela odanın ölçüsünü, ne kadar cam olduğunu, odanın hangi yöne baktığını, bilmeyen biri ona göre aydınlatma ve ışıklandırma yapamazdı. Bu tüm odalar ve nesneler için geçerlidir. Ancak tüm sarayı oluşturan malzemeleri elinde tutan ve onları tanıyan onaları birbirine uygun vaziyette yanyana getiren veya birbirine uyum gereği uzaklaştıran biri olmasaydı bu saray da olmazdı. Demek ki her “bir” olanı bilecek onu tanıyacak ve onu diğer tüm birler ile beraber “birlik içinde” bir yapacak zat elbette bir yani tek olmalıdır.
Elimizde her biri farklı bir puzzle parçaları olsaysdı. Bu parçaların yarısını birbirinden ayrı iki kişi veya üç, dört, beş kişi yapmış olsaydı (sayı arttıkça ihtimalin imkansızlığı da artacaktır) asla bu parçaları bir araya getiremezdik. Tüm benzersiz “bir yani tek” olan parçaların uyum içinde bir araya gelmesi için tüm o tek ve bir parçaların ölçüsüü rengini şeklini bilmek gerekiyorki hepsini tek bir parça halinde bir araya getirebilsin. Demek her bir parçanın tekliği ve birliği tek ve bir olan Allah’ı göstermektedir.
https://risale.online/soru-cevap/vahid-bir-mevcudun-bir-vahidden-sudur-etmesi