73
Kavl-i Nevâlâ Sisebân Destanı
Bediüzzaman Hazretlerinin Lemaat eserinde ifade-i merâm kısmında, "Bu risâle Kavl-i Nevâlâ Sisebân destanı tarzında yazılmıştır" dediği destan nedir? Kısaca bilgi verir misiniz?

73
Bediüzzaman Hazretlerinin Lemaat eserinde ifade-i merâm kısmında, "Bu risâle Kavl-i Nevâlâ Sisebân destanı tarzında yazılmıştır" dediği destan nedir? Kısaca bilgi verir misiniz?
34
İslamî fıkıh ve takva ölçülerine göre üvey baba ile üvey kız arasındaki münasebet, "ebedi mahremiyet" esasına dayanır. Ancak bu durumun fıkhî şartları ve takva boyutunda dikkat edilmesi gereken bazı detaylar mevcuttur. İşte bu konudaki temel ölçüler:1. Fıkhî Hüküm: Mahremiyet ŞartıBir erkeğin, evlendiği kadının başka kocadan olan kızıyla (üvey kızıyla) ebediyen evlenmesi haramdır. Ancak bu mahremiyetin tam olarak oluşması için bir şart vardır:Zifaf Şartı: Üvey baba ile annenin nikahlanmış olması tek başına yeterli değildir; aralarında zifafın (cinsel birlikteliğin) gerçekleşmiş olması gerekir. Nisa Suresi 23. ayette bu durum şöyle ifade edilir:...kendileriyle zifâfa girdiğiniz kadınlarınızdan olup himâyenizde bulunan üvey kızlarınız size haram kılındı.1Ebedi Haramlık: Eğer anne ile üvey baba arasında zifaf gerçekleşmişse, anne ölse veya boşansalar dahi üvey baba o kız için artık ebediyen "mahrem" (evlenilmesi yasak olan akraba) hükmündedir.2. Tesettürün Ölçüsü (Ruhsat Sınırı)Ebedi mahremiyet sağlandığında, üvey kızın üvey babasının yanında tesettür ölçüsü, öz babasının yanındaki gibidir:Açılması Câiz Olan Yerler: Baş, saç, boyun, kollar (dirseklere kadar) ve ayaklar (diz altına kadar) açık olabilir.Kapatılması Gereken Yerler: Karın, sırt ve diz kapağı ile göbek arası kesinlikle örtülmelidir.3. Takva ve İhtiyat ÖlçüleriFıkıh "sınırları" belirlerken, takva "edebi ve ruhu" muhafaza eder. Özellikle üvey baba-kız ilişkisinde şu noktalara dikkat edilmesi tavsiye edilir:Fitne Korkusu: Eğer taraflardan birinde kötü bir niyet, bakış veya "fitne" riski hissediliyorsa, mahrem olsalar dahi tesettürde yabancı bir erkek varmış gibi ihtiyatlı davranmak (daha kapalı giyinmek) vacip hale gelir.Giyim Tarzı: Ev içinde mahrem yakınlığı olsa bile, vücut hatlarını çok belli eden dar kıyafetlerden veya aşırı kısa giysilerden kaçınmak "takva" gereğidir. Bu, hem aile içi saygınlığı korur hem de şeytani vesveselere kapı açılmasını engeller.Haya ve Mesafe: Üvey baba her ne kadar öz baba hükmünde olsa da, fıtrî (kan bağına dayalı) bir bağ olmadığı için aradaki mesafe ve haya duygusunun daha titiz korunması maneviyat açısından daha selametlidir.Yalnız Kalma (Halvet): Mahremiyet sabit olduğu için teknik olarak baş başa kalmak (halvet) haram değildir. Ancak tarafların birbirine alışma süreci, niyetlerin saflığı ve ortamın güvenliği göz önünde bulundurularak "ihtiyat" payı bırakılmalıdır. Hasılı üvey baba öz baba gibidir, yanında baş açık durulabilir. Ancak takva sahibi bir mü'min hanım, aile içindeki bu mahremiyeti korurken ciddiyetini, hayasını ve kıyafetindeki ölçüyü muhafaza ederek her türlü su-i zandan ve fitneden uzak durmayı tercih eder.Ayrıca BakınızMahrem ve Namahrem Olan KişilerHalvet Nedir? Namahrem (Yabancı) Olan Kişinin Arabasına Binmek Uygun Mudur?Namahreme TebliğKaynakçalarNisâ, 4/23.
22
Abdullah İbn Ümmi Mektum'un (ra) ısrarla, çok defalar Hz. Peygambere talepte bulunduğu doğru mudur? Abese suresindeki ayetlerin iniş kıssası nedir?
24
Kader risalesinde ayna temsili ile mazi, hal ve istikbali Allah'ın birden tuttuğu, kuşattığı bildiriliyor. Peki bu manaya göre Allah için cennete ve cehenneme girecekler daha onlara göre vakit gelmeden hem onları girmiş hem de daha girmemiş mi görüyor ya da kudreti aynı anda hem kıyameti olduğu anda hem de cehennemdeki bir anda tecelli mi ediyor ya da bu manaya göre bize göre geçmişte kalan ve harici vücutlarını kaybedip ilim dairesine giden varlıklar Allah için var mı, kudret onlara tecelli ediyor mu? Bununla berber kudretin tecelli etmesi ya da tecelliyi kesmesi gibi şeyler zaman içinde olmaz mı? Allah'ın zamandan münezzeh oluşu ile nasıl izah edebiliriz? Bu cidden çok aklıma takılan bir soru, özellikle filozof Kant'ın felsefesini biraz okuyunca aklıma gelen sualler risaleler ışığında detaylı izah ederseniz çok sevinirim. Bu noktada ilimden ziyade kudret sıfatı açısından soruyorum. Zira biz bir fiili bir süre içinde yaparız yani tecelli ettirme, ilim dairesine gönderme vs. zamanla ilişkili değil mi?
24
Abdest aldıktan sonra makyaj yapan kişi o şekilde namaz kılabilir mi?
27
Üç ayların girmesiyle fazlaca rağbet edilen 20 rekat Regaib gecesi namazından bahsediliyor ve diğer kandiller dede bir benzerini görüyoruz duyuyoruz bu namazların sahihlik durumu nedir acaba ... Kaza namazı kılınsa daha evla olmazmı ?
11
Cenazeleri neden gece defin etmiyoruz ?
19
Doyana kadar içmesi ile mi Mahrem sayılır yoksa az bir miktar yeterli midir
148
Namazları kısaltmamıza ruhsat verilmiş midir? Yani namazların sadece farzlarını kılabilir miyim? 2. sorum ise namazlarımı kaza kılmak için kısaltabilir miyim? Yani sünnetlerin yerine kaza namazı kılabilir miyim?
202
Bediüzzmaan Hazretlerine ait böyle bir söz var mıdır? Varsa nerede geçmektedir?
328
Ben nişanlandım, evlilik alışverişi yapmamız gerekiyor. Fakat beyaz eşyada hangi markaya baksak boykot olduğu söyleniyor. O zamanda zaten hepsi boykot istediğini al gibi bir noktaya çıkıyor. İçimiz rahat etmiyor ne yapsak bilemedik. Siz ne tavsiye edersiniz? En makul alınabilecek manevi olarak düşündüğümüzde hangi marka veya markalar var?
276
Zalimlerin ürünlerini boykot etmenin İslam hukukundaki delilleri nelerdir? Ayet, hadis ve İslam tarihinden örnekler verir misiniz?
16
Boykot, Müslümanlar için yalnızca politik bir refleks değil; iman, ahlak ve sorumluluk bilinciyle ortaya konulan şiddetsiz bir direniş biçimidir. Temel amacı, zulme doğrudan ya da dolaylı destek veren yapıların ekonomik gücünü zayıflatmak ve bu zulme karşı bilinçli bir duruş sergilemektir. İslam'da zulme rıza göstermek, zulmün bir parçası sayılır. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de bu husus açıkça şöyle ifade edilmektedir:Zalimlere en ufak bir meyil göstermeyin; yoksa size ateş dokunur.1Bir zulüm düzenine para kazandırmak, onun ekonomisini güçlendirmek ve bu düzeni normalleştirmek; fiilen zulme destek olmak anlamına gelir. İsrail gibi; işgal politikaları yürüten, sivilleri, kadınları ve çocukları katleden, Mescid-i Aksa'yı kirleten ve açıkça Müslümanlara savaş açmış bir yapıya karşı boykot dini bir sorumluluktur.Bu boykotların temel hedefleri şunlardır:Zulmü finanse eden kaynaklardan ekonomik akışı kesmek, bütün insanlığa bu zulüm normal değildir! mesajını vermek, küresel kamuoyunda baskı oluşturmak ve Müslümanların birlik ve bilinç içinde hareket ettiğini göstermektir.Peki, neler boykot edilmelidir?Öncelikle; doğrudan İsrail menşeli olan, İsrail'de üretilen, İsrail devletine vergi kazandıran ve İsrail şirketlerine ait markalar boykotun birincil hedefidir.İkinci olarak ise; İsrail ordusuna bağış yapan, işgali açıkça savunan, yasa dışı yerleşim bölgelerinde yatırım yapan şirketlerin ürünleri de boykot edilmelidir. Zira bu firmalara verilen her destek, mermiye dönüşen bir paraya katkı anlamına gelmektedir.Boykot; sessiz ama etkili, vicdanlı ama kararlı bir duruştur. Zulme karşı tarafsız kalmamanın, imanı ve insanlığı muhafaza etmenin bir yoludur.Ayrıca BakınızBoykot Ürünlerini AlmakBoykot Neden ve Nasıl Yapılmalı?İslam Hukukunda Zalimlerin Ürünlerini Boykot Etmenin DelilleriEvlilik Alışverişlerinde Boykot Olan Malları AlmakKaynakçalarHud 11/113
2.211
Bir Müslüman olarak bütün İsrail ürünlerini boykot etmek zorunda mıyız?
24
Bediüzzaman Hazretlerinin, Dârü'l-Hikmeti'l-İslâmiye'deki görevinin hadis ilmiyle ilgilenen aza olduğu bilgisi doğru mudur?
37
Hüsrev Efendi'nin son zamanları nasıldı? Vefatını kısaca anlatabilir misiniz?
63
Soruu
21
komünistlik gibi cereyânlarin yegâne düşmanı ve müdâfii, sözünde yazım hatası mı var yoksa savunan değil de def eden anlamında bir kelime mi olacaktı.
128
Bedi', Allah'ın ismidir diye "Bediüzzaman" lakabını uygun görmeyenler var. Üstad'a Bediüzzaman demekte yanlışlık var mıdır?
9.924
Said Nursi Hazretleri'ne Bediüzzaman lakabını kim vermiş? Kendisi Bediüzzaman olduğu hakkında herhangi bir beyanatta bulunmuş mu?
9.847
Said Nursî Hazretleri'nin Mübarekler Heyeti adını verdiği talebeleri kimlerdir? İsim olarak liste yapılabiliyor mu?