İman kategorisindeki sorular

Şeriat ülkesinde müslüman kadınlar tesettüre girmek zorunda mı, girmese bir ceza varmı?
Tüm insanlara peygamber gelmiş mi, Kur'an'ı Kerim'deki ayetleri tam olarak nasıl anlayalım. Fetret devri var ve bu insanlara peygamber gelmemiş. Demek tüm insanlara peygamber gelmemiş bunu açıklayabilir misiniz? Kaç kere fetret devri yaşanmış? Yunus suresi 92. ayette firavun bu soruyu Hz musaya soruyor ve Hz Musa Allah biliyor diyor. Bunu da açıklayabilir misiniz?
Kaderin varlığını ispat eden deliller nelerdir?
"Mazeret ileri sürmeye kalkmayın. İman ettiğinizi söyledikten sonra inkârcılığınızı açığa vurdunuz. İçinizden bir kısmını affetsek de, diğer bir kısmını günahta ısrarcı davranmış oldukları için azaba uğratacağız " Burada ısrar edip tövbe edenler af olmayacak mıdır acaba?
İmandan sonra en mühim esas namaz ise, Kastamonu Lahikasında geçen “ Kur’an-ı Hakîm’in nazarında imandan sonra en ziyade esas tutulan takva ve amel-i salih esaslarını düşündüm” cümlesini nasıl anlamalıyız? Bu cümleye göre imandan sonra en mühim esas haramlardan ve yasaklardan kaçınmak, yani takvadır anlamı çıkar mı?
Bir insan tüm günahları işlese, namaz kılmasa, alkol içse, yüzlerce zina yapsa, insan öldürse, sonra bir de küfre düşse, imandan çıkıp şirk koşsa ama sonra Rabbini hatırlayıp imana yeniden girse, tövbe etse bu kimse af olur mu?
Münafık özeliklerini taşıyan bir kimse nasıl tövbe etmelidir nasıl kurtulmalıdır?
Allah'a inanıyorum ama içimde inanmıyormuşum gibi bir his var. Sinirim bozuldu, nasıl düzelticem lütfen yardım edin.
Ahir zaman insanı olarak imanı kaybetmekten yada kaybetmiş olmaktan çok korkuyorum ve bunu nasıl anlarım? İman kaybedilmiş ya da kaybedilmemiş olsa dahi nasıl geri kazanırız ve güçlendiririz? 
“ Karıncayı emîrsiz, arıyı ya‘sûbsuz bırakmayan kudret-i ezeliye, elbette beşeri nebîsiz bırakmaz. Âlem-i şehâdetteki insanlara inşikāk-ı kamer bir mu‘cize-i Ahmediye (asm) olduğu gibi, mi‘râc dahi âlem-i melekûtteki melâike ve rûhâniyâta karşıbir mu‘cize-i kübrâ-yı Ahmediyedir (asm) ki, nübüvvetinin velâyeti bu kerâmet-i bâhire ile isbat edilmiştir. Ve o parlak zât, berk ve kamer gibi melekûtte ş