Soru

Menfi İbadete Riya Giremez / 2. Lem'a

2. Lem'a'da geçtiği üzere, menfi ibadete neden riya girmez? Neden halistir?

Tarih: 7.07.2024 18:39:06
Okunma: 197

Cevap

Ey sabırsız hasta! Sabret, belki şükret. Senin bu hastalığın, senin ömür dakikalarını birer saat ibâdet hükmüne getirebilir. Çünkü ibâdet, iki kısımdır. Biri müsbet ibâdet ki; namaz, niyâz gibi ma‘lûm ibâdetlerdir. Diğeri menfî ibâdetlerdir ki; hastalıklar, musibetler vâsıtasıyla musibetzede, aczini ve za‘fını hisseder. Hâlik-ı Rahîmine ilticâ eder, yalvarır. Hâlis, riyâsız, ma‘nevî bir ibâdete mazhar olur.

Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin Hastalar Risalesi'nde 2. Devâ'da ifade ettiği gibi ibadetler müsbet ve menfi olarak ikiye ayrılır. Müsbet olarak adlandırılan ibadetler namaz, oruç, sadaka gibi bilinen ibadetlerdir.

Menfi olan kısım ise kişinin hastalık ve musibetlere karşı acizliğinin farkına vararak sabır ve şükürle Rabbine iltica edip dua etmesidir ki benlik ve kibirden tamamen sıyrılır. Allah’a yönelir, ondan medet umar. Bu tür menfi ibadetlerde gösteriş yoktur ve olamaz. Çünkü insan hastalık ve musibet anında acizliğni sonuna kadar hisseder. Hatta o hastalık ve musibetin mahiyetine göre kendini ölüme yakın gördüğünden o anda yapılan ibadetleri ve duaları halis bir şekilde yapar. Düşünelim, çok acı çekilen bir durumda kişinin Allah'tan başka kurtarıcısı olmadığını düşünerek dua ettiğini, namaz kıldığını elbette bu durumda insan o ibadetleri ve duaları gösteriş olsun diye yapmaz, yapamaz. Tek düşüncesi o anda içinde bulunduğu acı verici halin kendisinden kalkmasıdır. Bu sepeple kişi menfi ibadetin içerisinde acizliğini ve fakirliği tam hissedebildiğinden o vakitte yaptığı ibadetlerine asla riya girmez.  Yüce Allah’ın istediği gibi ihlaslı bir kulluk haline bürünür ve O’nun rızasına mazhar olur. Bu da mükâfatların en büyüğüdür.


Yorum Yap

Yorumlar