Bediüzzaman Hazretleri orada kalpten geçirmek bozar demiyor. İllet yani asıl maksad yapılırsa netice alamaz diyor.
Çünkü bu gibi vird ve duaları okumak ibadettir. İbadet ise yalnız Allah'a yönelerek ve O'nun rızası için yapılır.
O bahsin sonundaki şu cümle maksadı tam olarak gösteriyor denebilir:
"O faideleri düşünüp, şevke gelip; evradı sırf rıza-yı İlahî için, âhiret için okusa zarar vermez. Hem de makbuldür."
Yani bir sure, dua veya virdi okumanın dünyevi faydasını düşünmek, kalbinden onu istemekte problem yok.
Yalnız o ibadeti yaparken, bunun bir ibadet olduğunun şuuru içinde ve o ibadetten asıl maksadın Allah rızasını kazanmak olduğunu düşünerek yapmak; onu okumanın neticesinde, mesela şifa bulmak gibi neticelerin ise Allah'ın bir lütfu olarak ve dilerse verir şuuru içinde olmak gerekir.