Riyânın gizli şirk olduğunu nasıl açıklayabiliriz?
Buna dair hadisler vardır. Şöyle ki,
"Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allahu Teala Hazretleri diyor ki: "Ben ortakların şirkten en müstağni olanıyım Kim bir amel yapar, buna benden başkasını da ortak kılarsa, onu ortağıyla başbaşa bırakırım" (Kütüb-ü Sitte; Müslim)
"Şüfeyyü`l-Esmai, Hz. Ebu Hüreyre`den naklediyor: "Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kıyamet günü ilk çağrılacaklar, Kur`an-ı ezberleyen biri, Allah yolunda öldürülen biri ve bir de çok malı olan biridir. Allah Teala Hazretleri Kur`an okuyana: "Ben Resulüme inzal buyurduğum şeyi sana öğretmedim mi?" diye soracak. Adam: "Evet ya Rabbi! diyecek. "Bildiklerinle ne amelde bulundun?" diye Rabb Teala tekrar soracak. Adam: "Ben onu gündüz ve gece boyunca okurdum" diyecek. Allahu Teala Hazretleri: "Yalan söylüyorsun! diyecek. Melekler de ona: "Yalan söylüyorsun!" diye çıkışacaklar, Allahu Teala Hazretleri ona: "Bilakis sen, "Falanca Kur`an okuyor" densin diye okudun ve bu da söylendi" der. Sonra, mal sahibi getirilir. Allah Teala Hazretleri: "Ben sana bolca mal vermedim mi? Hatta o kadar bol verdim ki, kimseye muhtaç olmadın?" der. Zengin adam, "Evet ya Rabbi" der. "Sana verdiğimle ne amelde bulundun?" diye Rabb Teala sorar. Adam: "Sıla-i rahimde bulunur ve tasadduk ederdim" der. Allahu Teala Hazretleri: "Bilakis sen: "Falanca cömerttir" desinler diye bunu yaptın ve bu da denildi" der. Sonra Allah yolunda öldürülen getirilir. Allah Teala Hazretleri: "Niçin öldürüldün?" diye sorar. Adam: "Senin yolunda cihadla emrolundum. Ben de öldürülünceye kadar savaştım" der. Hakk Teala ona: "Yalan söylüyorsun!" der. Ona melekler de: "Yalan söylüyorsun!" diye çıkışırlar. Allah Teala Hazretleri ona tekrar: "Bilakis sen: "Falanca cesurdur" desinler diye düşündün ve bu da söylendi" buyurur. Sonra (Resulullah (sav) Ebu Hüreyre`nin dizine vurup): "Ey Ebu Hüreyre! Bu üç kimse. Kıyamet günü, cehennemin, aleyhlerinde kabaracağı Allah`ın ilk üç mahlukudur!" dedi." Şüfey der ki: "Ben Ebu Hüreyre`den aldığım bu hadisi, Hz. Muaviye`ye haber verdim. Bunun üzerine: "Böylelerine bu muamele yapılırsa, insanların geri kalanlarına neler yapılır?" dedi ve Hz. Muaviye şiddetli bir ağlayışla ağlamaya başladı, öyle ki helak olacağını zannettim. Derken bir müddet sonra kendine geldi, yüzündeki (gözyaşlarını) sildi. Ve şunları söyledi: "Allah ve Onun Resulü doğru söylediler: "Dünya hayatını ve onun zinetini isteyenlere, orada işlediklerinin karşılığını tastamam veririz. Onlar orada bir eksikliğe de uğratılmazlar. İşte ahirette onlara ateşten başka bir şey yoktur. İşledikleri şeyler orada boşa gitmiştir. Zaten yapmakta oldukları da batıldır" (Kütüb-ü Sitte)
Mücahidden şöyle rivayet edilmiştir:
Bir adam peygamberimize geldi ve “Ya Resulallah! Ben sadaka veriyorum, bununla Allah katında olanları istiyorum. Bununla beraber benim hakkımda hayırlı şeyler söylenmesinden de hoşlanıyorum” dedi. Bunun üzerine şu ayet nazil oldu:“Artık kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, salih amel işlesin ve Rabbine kulluk etmekte hiçbir kimseyi ortak koşmasın”. (Kehf: 110) (Hennad)
Şeddad b. Evs ra peygamberimizin şöyle dediğini rivayet etmiştir:
“Kim riyakarane namaz kılarsa şirk koşmuş olur. Kim riyakarane oruç tutarsa şirk koşmuş olur. Kim riyakarane (zekat ve) sadaka verirse şirk koşmuş olur”. Sonra peygamber sav şu ayeti okudu: “Artık kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, salih amel işlesin ve Rabbine kulluk etmekte hiçbir kimseyi ortak koşmasın”. (Kehf: 110) (Ahmed, Hakim, Beyhaki)