Namazımı huşu ile kılmak istiyorum. Ama namazda düşünceme çok değişik şeyler geliyor. Namazdan çok tat alamıyorum. Neden?
Bahsettiğiniz durum bu asırda Müslümanların ekseriyetinin başında olan bir durumdur. Bununla beraber, namazınızı hafife de almayın. Çünkü Allah için yapılan en küçük şey dahi büyüktür. En önemli husus namazın kaidelerine uygun ve tadil-i erkâna riayet edilerek kılınmış olmasıdır.
Şartlarına uygun kıldıktan sonra nasıl bir duygu içinde olmamız gerektiğini Üstad Bediüzzaman şöyle anlatır:
"Sakın deme: "Benim namazım nerede, şu hakikat-ı namaz nerede?" Zira bir hurma çekirdeği, bir hurma ağacı gibi, kendi ağacını tavsif eder. Fark yalnız icmal ve tafsil ile olduğu gibi; senin ve benim gibi bir âminin -velev hissetmezse- namazı, büyük bir velinin namazı gibi şu nurdan bir hissesi var, şu hakikattan bir sırrı vardır -velev şuurun taalluk etmezse-. Fakat derecata göre inkişaf ve tenevvürü ayrı ayrıdır. Nasıl bir hurma çekirdeğinden, tâ mükemmel bir hurma ağacına kadar ne kadar meratib bulunur. Öyle de: Namazın derecatında da daha fazla meratib bulunabilir. Fakat bütün o meratibde, o hakikat-ı nuraniyenin esası bulunur." (Namaz Risalesi)
"Böyle vesveseli adam, amelini güzel görüp gurura düşmektense, amelini kusurlu görse, istiğfar etse, daha evlâdır (daha iyidir)." (Vesvese Risalesi)
Ayrıca Üstad, bu asırda sâlih amel işleyebilmenin çok zorlaştığını onun yerini takvanın aldığını beyan eder. Yani günahlardan sakınan kişiler, çokça salih amel işlemiş gibi sevab kazanabilirler.
Son olarak size Sözler Mecmuasında, 21. Söz'de bulunan Namaz ve Vesvese Risalelerini anlayarak mütalaa etmenizi tavsiye ederiz. Bu risalelere sitemizin külliyat bölümünden de ulaşabilirsiniz.