Risale-i Nur'da geçen, "İnsan santral gibi bütün hılkatin nizamlarına ve fıtratın kanunlarına ve kainattaki nevamisi- ilahiyenin şualarına bir merkezdir." cümlesini nasıl anlamamız gerekir?
İnsan kainat ağacının meyvesidir. Nasılki ağaçtaki bütün düzenekler meyvenin yetişmesi için kurulmuştur ve onun yetişmesi için çalışır; onun gibi kainat ağacında cari olan bütün kanunlar insanın yaratılıp yaşaması ve ondan beklenen iman, ibadet ve şükür vazifelerini yerine getirmesi için çalışır.
Kainattaki sisteme baktığımızda bu sistemin, dünya üzerinde hayatın olabilmesi için ayarlandığını, dünyayı incelediğimizde ise herşeyin insanın rahatına göre hazırlandığını görürüz.
İnsan dünyada yaşamaya başladığında ise, herşeyin kendi fıtratına uygun olarak yaratıldığını ve kainatı yaratan Allah'ın insanı, kainattaki eserleri ve nimetleri vasıtasıyla Allah'ı tanıması, O'na iman ve muhabbet etmek üzere yarattığını anlarız.
Dolayısıyla kainatta cereyan eden bütün olaylar ve o olayların dayandığı kanunlar insanı merkeze almış durumdadır. Çünkü insan mahlukatın en eşrefi ve kainat ağacının en mükemmel meyvesi olmak üzere yaratılmıştır.
İman edip salih ameller işleyenler bu makama çıkarlar. İman ve ibadetten yüze çevirenler ise olgunlaşmadan çürüyen meyveler gibi olurlar.