RİSALE-İ NUR

10.05.2012

4765

"Havârik-ı medeniyet dedikleri şeyler ve keşfiyâtlarına medâr-ı iftihâr zannettikleri emirler, ma‘nevî bir duâ neticesidir." Cümlesinin İzahı

"Havârik-ı medeniyet dedikleri şeyler ve keşfiyâtlarına medâr-ı iftihâr zannettikleri emirler, ma‘nevî bir duâ neticesidir." bu cümleden ne anlamalıyız?

03.06.2012 tarihinde cevaplandı.

Cevap

Havârik-i medeniyet dedikleri şeyler ve keşfiyâtlarına medâr-ı iftihâr zannettikleri emirler, ma‘nevî bir duâ netîcesidir. 1

Dua sadece el açıp istemek değildir; bir de "ihtiyaç lisanı" ile yapılan dualar vardır. İnsanlar bir şeye şiddetle ihtiyaç duyup o yolda çalıştıklarında (deneyler, araştırmalar, çabalar), aslında lisan-ı hal ile Allah’tan o keşfi istemiş olurlar. İnsanlık, bulduğu teknolojik harikalarla gururlanıp bunları tamamen kendi dehasına mal etme eğilimindedir. Ancak bu cümle der ki: Bu keşifler insanın dehasından ziyade, Allah'ın o dönemdeki insanlığın ihtiyacına ve çalışmasına verdiği bir cevaptır. Medeniyet harikaları, İlahi rahmetin insanlığa bir ikramıdır. İnsanlık lisan-ı ihtiyacıyla (muhtaçlık diliyle) o rahatlığı ve terakkiyi istemiş, Allah da fizik kanunlarını o isteğe cevap verecek şekilde tanzim etmiştir.

Özetle; teknolojik harikalar, insanın kendi dehasıyla övüneceği birer başarı madalyası değil; samimi bir çalışmayla kapıyı çalan insanlığa, rahmet hazinesinden sunulan birer ihsandır.

Kaynakçalar
  1. Bediüzzaman Said Nursi, Mektubat, Hayrat Neşriyat, Isparta 2016, c. 1, s. 129


Paylaş

Facebook'ta paylaş

Whatsapp'da paylaş

Hesaplarımıza abone olun sorularımızdan ilk siz haberdar olun

Yorumlar (0)

Yorumunuz

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız