Yoğun bir şekilde Kur'ân-ı Kerim ve Risale-i Nur ile meşgul olanlarda bazen iç sıkıntısı ve daralması oluşmakta. Ve vazifeler ağır gelmeye başlamakta. Bu durumun sebebi nedir? Nasıl hareket etmek gerekir?
Mirac gecesinde/kandilinde süt içmek sünnet olduğuyla ilgili bir şey duydum. Bu bilginin sahihliği nasıldır?
20. Mektub'un 2. Makamında Bediüzzaman Hazretleri لاَ اِلٰهَ اِلاَّ اللَّهُ diye devam eden cümle-i tevhidiyeyi izah ediyor. Ve başında "muhtasar bir işarettir" diyor. Birinci makam olan 10. Hüccet-i İmaniye daha kısa olduğu halde neden böyle bir ibare kullanıyor? Bu iki makamın birbirinden farkları nelerdir? Kısaca bilgi verir misiniz?
Bediüzzaman Hazretleri şehit olan Ubeyd isimli talebesi için şu cümleyi kuruyor: "O beni ölmüş biliyormuş; benim için çok ağladığını söyledi." Başka bir yerde de; "Onlar kendilerini ölmüş bilmiyorlar, yalnız kendilerini daha iyi bir âleme gittiklerini biliyorlar, kemal-i saadetle müteleziz oluyorlar, ölümdeki firak acısını his etmiyorlar" diyor. Bu iki ifadeyi nasıl anlmalıyız? Birinde telezzüz e
Çok sevdiğim bir hocam vardı üniversitede. İnanç konusunda ve dini konularda çok sıkıntılı ve uzak birisiydi. Maneviyatı yoktu. Ancak insanlık yönü çok iyiydi. Sosyal medyadan vefat ettiğini duydum. İkilemde kaldım. Arkasından hayır dua etmem uygun mudur? İnancı olmayana rahmet duası okuyabilir miyiz?