"Eğer insan ainedarlığını yaptığı esma-i ilahiyeyi bilmez, okuyamaz, bihaber yaşar ise, yani kendini okuyamaz ise, hayvan ya da cansız hükmünde insan olmak, yani adı insan ama hükmen hayvan ve camid hükmünde olmak ihtimali var." Bilmana Risale-i Nur'da geçen bu manaları nasıl anlamalıyız?
Nasıl o esmayı okuyamayan insanı hayvan hükmünde kabul edeceğiz? Bu ne demektir?
"Beşer, hakikate muhtaç olduğu gibi, bazı keyifli hevesata da ihtiyacı var. Fakat bu keyifli hevesat, beşte birisi olmalı. Yoksa havanın sırr-ı hikmetine münafi olur." cümlesinden nasıl anlamamız lazım? İzah eder misiniz?
Risale-i Nur'da insana neden misal-i musağğar denilmiştir? Ya da neden âlem-i asgar denilmiştir? Bu ifadeleri nasıl anlamalıyız?
Mesnevi-i Nuriye'de geçen şu cümleyi izah eder misiniz? "İnsan nisyandan alındığı için insan nisyana mübteladır."
"Fakat o şerler ademden geldiklerinden o şerirler hakiki faildirler"(onbirinci mesele)
O şerirler hakiki faildirler derken mesuliyet manasında mı deniliyor? Hakiki failler derken ne kastediliyor? Çünkü hayrın da şerrin de yaratıcısı Allah.
2. Lem'a'nın Hâtime kısmında geçen insanın "şükür fabrikası" olmasını ve "binler kalemi tazammun eden müteharrik bir kalem" olmasını nasıl anlamalıyız? İzah edebilir misiniz?
Allah bizi kulluk etmemiz için yarattı. Melekler zaten ona en güzel şekilde kulluk ediyor. Neden günah işlemeye meyilli olan insanlar yaratıldı?
Her insanın zaafları var. İnsanların bu zaaflarına yönelik her yönden çok kuvvetli saldırılar var. Bir insan, bu kadar saldırı karşısında iradesine nasıl hakim olabilir?
İnsan birşeylere karar verirken sadece akıl yoluyla mı karar verir; yoksa duygularının da rolü var mıdır?