Hadislerin sahihliği ile alakalı bilgi verirmisiniz? Sosyal hayatta bu konuda çok soru geliyor çünkü..
Hafız Ali Abinin Üstad'ın yerine vefatı ile ilgili sorulan başka bir sorunun izahında şöyle bahsetmişsiniz; “Hafız Ali Abi ömrünü feda etmese idi, Bediüzzaman Hazretleri’nin 1944 yılında Denizli Hapsinde vefat edeceği Allah’ın ilminde mevcut idi. Bunun yanında Allahu Teala Hafız Ali abi’nin ömrünü feda edeceğini ve bu sebeble Bediüzzaman’ın 1960’a kadar yaşayacağını da biliyordu. Binâenaleyh burad...
2. Lema'da geçen; "Hayat musibetlerle, hastalıklarla tasaffî eder, kemâl bulur, kuvvet bulur, terakkî eder, netice verir, tekemmül eder, vazîfe-i hayatiyeyi yapar.” Cümlesini açıklayabilir misiniz?
Her şerde hayır var mıdır? Bunu nasıl anlayacağız? Örneklerle açıklayabilir misiniz?
Bazı internet sitelerinde, Risale-i Nur'un baş kâtibi ve Üstad Bediüzzaman'ın en yakın talebesi olarak bilinen Hüsrev Efendi'nin yazmış olduğu bazı risalelerde sadeleştirme sayılabilecek müdahalelerde bulunduğu anlamına gelen iddialar yayınlanmaktadır. Bu işin aslı nedir? Ayrıca Hüsrev Efendi hakkında başka olumsuz rivayetlerle de karşılaşılmaktadır. Böyle rivâyetlere bir Nur Talebesi'nin bakış a...
Üstad Bediüzzaman hayattayken Hüsrev üstad ile arasının açıldığı söyleniyor. Hüsrev üstad ki Üstad'ın Risalelerde çok övdüğü ve Risalelerde birçok mektubu geçen bir talebedir. Üstad izin verdiği halde Latin harflerine karşı çıkmış mı? Bunu tam olarak nasıl anlamamız gerek?
Bediüzzaman Hazretleri, Hüsrev Efendi'ye "Sen hem benim yerime hem de kendi yerine hizmet edeceksin!” diyerek neyi kasdetmiştir?
Hüsrev Efendinin Bediüzzaman Hazretlerinin hizmetinden başka hizmetleri de mi vardı?
Bazı büyük Nur Talebeleri'nin, Üstad Bediüzzaman'ın vefatından sonra kendi yerine bıraktığı Hüsrev Efendi'yle birlikte hareket etmemelerini nasıl değerlendirmeliyiz? Yine, Lahika mektublarında, "vekil, varis, rükün" gibi ifadelerle yer alan bazı kimselerin Husrev Efendi aleyhindeki tutumlarını delil olarak gösterenlere nasıl cevap verilebilir?
Hususî olmayan ve has bir yere bakmayan bir inkâr, ispat edilmez (11.Şua) Bu cümlede üstadımız neyi kastediyor? Biz bu delili mesela hangi tartışma esnasında kullanabiliriz? Açıkçası bazen risalelerden öğrendiğimiz şeyleri nerede ve nasıl kullanacağımızı bilmiyoruz?
Peygamber Efendimizin (sav) konuşması nasıldı? Ayrıca günlük işlerinde aceleci davranır mıydı?