Üstad Bediüzzaman hayattayken Hüsrev üstad ile arasının açıldığı söyleniyor. Hüsrev üstad ki Üstad'ın Risalelerde çok övdüğü ve Risalelerde birçok mektubu geçen bir talebedir. Üstad izin verdiği halde Latin harflerine karşı çıkmış mı? Bunu tam olarak nasıl anlamamız gerek?
"Üstâdım Kur’ân-ı Hakîm’e hizmet noktasında, meşreben Hazret-i Osmân-ı Zinnûreyn’in arkasından gidip, Hazret-i Mevlânâ gibi, Risâle-i Nûr eczâlarıyla -bütün kuvvetiyle- sünnet-i seniyenin ihyâsına çalıştı."
Sikke-i Tasdik-i Gaybi adlı eserin 10. Sahifesinde geçen yukarıdaki yeri izah eder misiniz? Hz.Osman (ra) ile Üstadın ne gibi ilişkisi var?
Hüsrev Efendi'nin ibrik hadisesinin detayını anlatabilir misiniz?
Üstadımız zamanında yaşayan âlimlerin, Üstadımızın Müceddid olduğundan haberleri var mıydı? Yoksa âlimler arasında birbirlerinden haberdar olmama gibi hususlar olabiliyor mu?
Hacı Rahmi Sultan Hazretleri, Seydişehirli Hacı Abdullah Efendi ve Denizli'li Hacı Hasan Feyzi Efendi, Bediüzzaman Hazretlerinden Nasıl Haber Vermişlerdir?
"Öyle de, Gavs-ı Geylânî’nin (ks) o hârika kasîdesinin tazammun ettiği ezvâk-ı fevkalâdesi, Hazret-i Şeyh sırr-ı azîm-i Ehl-i Beytin irsiyetiyle Âl-i Beyt’in şahs-ı ma‘nevîsinin makamı noktasında; ve Zât-ı Ahmediye Aleyhissalâtü Vesselâm’ın verâsetiyle hakîkat-i Muhammediyesinde kendini gördüğü gibi; fenâ-yı mutlak ile Cenâb-ı Hakk’ın tecellî-i zâtîsine mazhariyet noktasında kasîdesinde o sözleri söylemiş. Onun gibi olmayan ve o makama yetişmeyen, onu söyleyemez, söylese mes’ûldür. Hazret-i Şeyh, verâset-i mutlaka noktasında Resûl-ü Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm’ın kadem-i mübârekini omzunda gördüğü için, kendi kademini evliyânın omzuna o sırdan bırakıyor. Kasîdesinde zâhir görünen, temeddüh ve iftihâr değildir, belki tahdîs-i ni‘met ve âlî bir şükürdür. Yalnız bu kadar var ki, mahviyet makamı olan niyâzdan, mahbûbiyet makamı olan nâzdârlık makamına çıkmış. Yani tarîk-i acz ve fakrdan, meşreb-i aşk ve istiğrâka girmiş. Kendine olan niam-ı azîme-i İlâhiyeyi yâd edip bihakkın müftehirâne şükretmiştir." Soru
Sekizinci Lema’daki 2. Nokta'nın şu cümlelerini izah eder misiniz?
SEçme Lahikalardaki 59. Lahikada bahsi geçen maddi 3 patlak ve manevi 3 müşahededen maksat nedir?
Sevgili Peygamberimiz'in savaş sırasında kendisine Cevşen duasının hediye edildiğini biliyoruz. Sevgili Peygamberimiz (sav) bu savaş dışında Cevşen taktığı ile ilgili bir rivayet var mıdır?
Yine Üstad Bediüzzaman Hazretlerinin hergün Cevşen okuduğunu biliyoruz, Peki Cevşen taktığına dair bir rivayet var mıdır?
Sekizinci Lema’da geçen şu cümleleri izah eder misiniz?
Bediüzzaman Üstadımız Emevi Camiinde hutbe verirken babasının Hafız Tevfik Ağabeye "Dilkkat et! İleride sen bu zata talebe olacaksın! diyor. Bediüzzaman Hazretleri de yıllar sonra Tevfik Ağabeye; "Ben seni o zaman talebeliğe kabul ettim." diyor diye duyuyoruz. Doğruluğu var mıdır?