Hadis-i şerifte, “Boynuzsuz koç, boynuzludan hakkını alacaktır” deniliyor. Hayvanlarda akıl olmadığı halde işlediği suçtan mesul olarak, ahirette birbirlerinden nasıl hak talep edebiliyorlar? Canavar hayvanların başka hayvanları yemesi haram mıdır?
Bir hınzır, kendisi hınzır olmayı seçmedi. Ama Cenabı Hak, hem bu dünyada hem ahirette onu istiskal ediyor. Hayvanların iradeleri ve aklı olmadığına göre onların bu derecelendirilmeleri neye göre? Mesela risalede de karınca, hırslı olduğundan ayaklar altında; ama arı, kanaatkar olduğundan başlar üstünde gibi ifadeler var. Bunları nasıl anlamalıyız?
Lemaatte geçen "Hazm olmayan ilim telkin edilmemeli" cümlesini nasıl anlamalıyız?
Halık-ı Rahimin (merhametli yaratıcının) hazır ve nazır olduğunu nasıl düşünebiliriz?
Üstadımız hediye kabul etmezmiş. Peki biz Risale-i Nur talebeleri bu noktada nasıl hareket etmeliyiz? Bizim kabul etmemizde ihlasımıza bir zarar var mı? İhlas Risalesinde kalben muntazır kalmamak şartıyla sanki kabul edilebileceğini söylüyor. Buna rağmen kabul etmemiz tebliğ vazifemizin istikameti açısından nasıl olur?
Helal gıda noktasında dikkat etmeye çalışıyorum ve etrafımdaki akrabalara, sevdiklere de anlatmaya çalışıyorum. Fakat yer yerde her şeyi yemediğimi bildikleri halde bazen aşırı derecede ısrarla karşılaşıyorum. Böyle bir ortamda ve ilk girdiğimiz ortamlarda nasıl bir davranış sergilemeliyiz?
"Ve keza, şuurî olmaksızın, senin lehine ve aleyhine çok fiiller cereyan etmektedir. O fiiller şuurî oldukları halde, şuurun taallûk etmediğinden sâbit olur ki, o fiillerin fâili bir Sâni-i Zîşuurdur. Ne sen fâilsin ve ne senin esbabın!" (Mesnevi Nuriye, Katre, Osmn. 60) Burada geçen “hem şuuri olmaksızın” “hem de şuuri oldukları halde” ifadeleri çelişkili gibi gözüküyor. Bunu nasıl izah edebilir...
Asa-yı Musa mecmuasının Osmanlıca nüsha 76. Sayfasındaki ihtâr kısmında üstat hazretleri “Her bir âyetin, müteaddid ma‘nâları var. Hem her bir ma‘nâ küllîdir. Her asırda efradı bulunur.” Demiştir. Bu kısmı nasıl anlamalıyız? Bir kaç örnek verir misiniz?
Her bir fen lisanı mahsusuyla Allah'tan nasıl bahseder? Mesela matematik ve fizik Allah'tan nasıl bahseder?
Kapımıza sürekli olarak dilenmek amaçlı insanlar geliyor. Gelmeleri bir değil iki değil sürekli olan bir durum. Bunlara karşı tavrımız nasıl olmalı? Gidin artık gelmeyin dersek mesul olur muyuz?