Arama sonuçları: 711 sonuç bulundu.

"İmkânın enva'ı var. İmkân-ı aklî, imkân-ı örfî, imkân-ı âdi gibi kısımları vardır." Açıklar mısınız?
Hayırlı günler! Ramazanda imsak ve iftar vakitleri konusunda bir şey sormak istiyorum, şu an uygulanan iftar, imsak ve namaz vakitleri doğru mu? Yani biz ezan okunduktan hemen sonra namaza durabilir miyiz ya da ezan okunduğunda iftarımızı hemen açabilir miyiz?
Doğru yerler doğru şekilde kazanılır. Biz imtihanı haksız acılarla yani çektiğimiz acılara sabrederek kazanmışsak, o imtihan ya da o imtihanı yapan bizim gönlümüzü nasıl kazanacak? Cennete çektigimiz acılardan dolayı kabul ediliyorsak, o cennet bizi hak edecek mi? Haksız acının doğru mükafatı olmaz, haksızlığı olur! Biz cenneti kazanmak için kendimizi haksızlığa kurban mı ediyoruz da bize uğradığ...
Allah ve ahirete inanmayan birisi var, Kur’anı Kerim’in, Allah tarafından Hz. Muhammed’e (sav) indirildiğini de inkâr ediyor. Ayrıca, yaratıcı varsa, onun niye yaratanı yok? Gibi sorular soruyor. Böyle bir kimseye nasıl anlatmak gerekir?
Eşarilerin ''İnsan, muhtar(ihtiyar sahibi) görünümlu mecburdur'' sözünü nasıl anlamalıyız? İzah eder misiniz?
İnsanın Allah'ın varlığına ve birliğine delaletini kısaca izah eder misiniz?
2.Lem’ada geçen; "Ve o makine-i insaniyede yüzer âlet var. Her birinin elemi ayrı, lezzeti ayrı, vazîfesi ayrı, mükâfâtı ayrıdır." cümlesini açıklar mısınız?  Nasıl insandaki her âletin elemi ayrı lezzeti ayrıdır?
"Ve kezâ, insanın vücûdunda birkaç dâire vardır. Çünki insan hem nebâtîdir, hem hayvânîdir, hem insanîdir, hem îmânî. Tezkiye muâmelesi bazen tabaka-i îmâniyede olur. Sonra tabaka-i nebâtiyeye iner. Bazen yirmi dört saat zarfında her dört tabakada muâmele vâki‘ olur."  Cümlesine göre bu dairelerin tezkiyesi ne surette yapılır, açıklayabilir misiniz?
33. Mektup'ta 23. Pencerede şöyle bir ifade geçiyor: “O hakikatteki (hayattaki) sıfatlardan bir kısmı, duygular vâsıtasıyla inbisat ederek (genişleyerek), inkişaf edip (gelişip) ayrılırlar. Kısm-ı ekseri (çoğu) ise, hissiyât sûretinde kendilerini ihsâs ederler (hissettirirler) ve hayattan kaynama sûretinde kendilerini bildirirler.” Bu cümlede bahsi geçen duygular ile hissiyat (hisler) arasındaki f...
"Eğer insan ainedarlığını yaptığı esma-i ilahiyeyi bilmez, okuyamaz, bihaber yaşar ise, yani kendini okuyamaz ise, hayvan ya da cansız hükmünde insan olmak, yani adı insan ama hükmen hayvan ve camid hükmünde olmak ihtimali var." Bilmana Risale-i Nur'da geçen bu manaları nasıl anlamalıyız? Nasıl o esmayı okuyamayan insanı hayvan hükmünde kabul edeceğiz? Bu ne demektir?