29. Söz'deki şu cümleyi izah eder misiniz?
"Bir şey zâtî olsa, onun zıddı o zâta ârız olamaz. Çünkü içtimaü'z-zıddeyn olur; o da muhâldir. İşte bu sırra binaen, madem kudret-i İlâhiye zâtiyedir ve Zât-ı Akdesin lâzım-ı zarurîsidir. Elbette, o kudretin zıddı olan acz, o Zât-ı Kadîre ârız olması mümkün olmaz."
Rabbimizi bize ta‘rîf eden üç büyük, küllî muarrif var. Birisi: Şu kitâb-ı kâinâttır ki, bir nebze şehâdetini on üç lem‘a ile Nûr Risâlesi’nden on üçüncü dersten işittik. Buradaki 13 lema hangi lemalardır ve 13 üncü ders hangi derstir?
Tırnakları uzatmak caiz midir? İslâm'a göre tırnak bakımı nasıl olmalıdır? Sünnetteki uygulamaları anlatır mısınız?
"Garâibden olarak o şimendiferin iki tarafında pek câzibedâr çiçekler, lezîz meyveler görünüyordu. Ben de akılsız acemiler gibi, onlara bakıp elimi uzattım. O çiçekleri koparmak, o meyveleri almak için çalıştım. Fakat o çiçekler ve meyveler, dikenli mikenli, mülâkātında elime batıyor, kanatıyor. Şimendiferin gitmesiyle mufârakatinden elimi parçalıyorlar, bana pek pahalı düşüyorlardı."
Yukarda ge...
Din ile alakalı soruların cevaplarında “Alimlerin görüşü” veya “Alimlerin şu şekilde icması vardır” tarzında ifadeler yer alıyor. Peki bizler âlimi nasıl tanıyacağız? Bir zatın sözünün diğerlerinin sözüne tercih ettiren sebep nedir? Ve O zatın hükmünün kabul edilmesi, muteber olması neye bağlıdır?
Bir büyüğüm Allah'ın bizlerin cennete veya cehenneme gideceğimizi bildiğini ve cehenneme gidecek olanların bu dünyada kendini kurtaramayacağını söyledi. Çünkü zaten cehennemlik hükmü konmuş, o zaman bu dünyanın yaratılma sebebi ahiretde bahanemiz olmama sımıdır? Ne anlamı kalıyor benim kıldığım namazların sabretdiğim anların? Çünkü zaten inşaAllah cennete girebileceksem, seviyem zaten belli. En al...
Allah herşeyi biliyorsa, nereye gidiceğimi biliyorsa beni bu dünyaya imtihan olmam için neden gönderdi? Zaten gidiceğim yeri biliyordu?
“Elbette o Zât-ı Vâcibü’l-Vücûd’un vücûb-u vücûduna ve kudsiyetine lâyık bir tarzda ve istiğnâ-yı zâtîsine ve gınâ-yı mutlakına muvâfık bir sûrette ve kemâl-i mutlakına ve tenezzüh-ü zâtîsinemünâsib bir şekilde hadsiz bir şefkat-i mukaddesesi ve nihâyetsiz bir muhabbet-i münezzehesi vardır. Elbette o şefkat-i mukaddeseden ve o muhabbet-i münezzeheden gelen hadsiz bir şevk-i mukaddes vardır. Ve o ...
Allah'ı gören gördükten sonra zatının mahiyetini aklıyla idrak edebilir mi hatırlayabilir mi? Cennette gören her gördükten sonra tekrar mı unutacak. Ve kafirler Allah'ın zatını celal sıfatıyla görecektir değil mi?
Kainata baktığımızda görerek bilerek yapılan icraatleri görüyoruz ve bunların Allah'ın varlığını ,kudreti ve ilmini gerektirdiği muhakkak. Ancak bu işleri yapan zatın ilim ve kudretinin sonsuz olduğunu nasıl anlayabiliriz?