Ben yaklaşık 3 aydır etrafımda bulunan herkese çok ama çok iyi davrandım. Hiçbirine kötü söz söylemedim, hep yardımcı oldum, yardım isteyene koşarak gittim. Hiç bir karşılık beklemedim. İşin açıkçası ve dürüstçesi; ben iyi biri olmak istiyorum. Ama ne zaman böyle olmak istesem biri karşıma çıkıyor ve birşey diyor ve ben de iyi biri oldum da ne oldu diyorum kendime.Bunu niye diyorum kendime bilmiyo...
İyilik içinde muaccel (peşin) bir mükafat ve fenalık içinde muaccel bir ceza bulunması hakikatine örnekler verebilir misiniz?
"Kader fetva verdi" cümlesinin hakikati nedir?
Kader Allah'ın bilmesi diyoruz ancak Allah aynı zamanda her şeyin yaratıcısı. Yani "O dilemezse biz isteyemeyiz."(insan suresi) O zaman nasıl mesul oluyoruz? Bizim cüzî irademiz var diyoruz ama bizim isteğimizi de yaratan Allah, yani o bizim iyiyi seçmemizi dilese biz iyiyi seçeriz, kötüyü seçmemizi dilese kötüyü seçeriz. O zaman nerede kaldı benim mesuliyetim?
Kaderin iman nedir? Kadere imanı ispat eden deliller nelerdir?
1- Dört mezhebe göre de Fitne Zamanında kadınların yüzünü örtmesi farzdır diye bilgiler edindim. Bu doğru mudur?
2- Burda Fitne zamanını şehvetin çokluğu olarak mı algılamalıyız yoksa başka bir kıstas var mı? Günümüz fitne zamanı olarak algılanıp kadınların yüzünün örtmesi mi gerekir?
3- Fitneye şehvetin çokluğunun yanında, insanları günaha sevk edebilme olarak genel mi bakılmalı? Bu durumda "Fi...
Kainatta olan biten çok küçük ve gözümüze gereksiz gibi gelen şeyleri de illa bir hikmete bağlı olarak mı düşünmeliyiz? Yoksa Cenab-ı Hakkın koyduğu âdetlerin neticeleri olarak mı görmeliyiz? Mesela bir yaprağın ağaçtan düşerken savrulup bir yere düşmesi gibi...
Mesnevi-i Nıuriye'de Reşhalarda geçen "Kâinatta görünen hüsn-ü san'at dahi risalet-i Ahmediyeye (a.s.m.) delâlet ve şehadet eden kat'î bir delildir." cümlesini devamı ile açıklar mısınız? Tam olarak Peygamberimizin nübüvvetine olan delaletini bağdaştıramadım.
Cenab-ı Hakk'ın Kalem suresini indirdiği için "kaleme hürmet göstermek ve onu yer düşürmemek, yüksekte tutmak gerekir" diyen hocalar var. Bunun açıklamasını yapabilir misiniz?
Katılım bankasından (Örn. Kuvvettürk) kredi kullanarak araç almak istiyorum. Ancak bu bankalar kendi sistemleri gereği alınan araca kasko yaptırmayı zorunlu tutuyorlar. Bu durumda katılım ya da tekafül denen sistem ile aracımı kasko yaptırmam uygun olur mu. Somut örnek vermek gerekirse Kuveyttürk'ün de iştirakinde bulunduğu Neova Katılım Sigortacılığı ile aracıma kasko yaptırman caiz midir?