Semanın yedi tabaka olmasına dair 12. Lem'a'nın dördüncü kaidesini açıklar mısınız?
Semavi dinlere neden ihtiyaç vardır? İzah eder misiniz?
Allah, Tevrat, Zebur ve İncil'in tahrif edileceğini biliyordu. Neden buna müsaade etti? Sonra da niçin Kur’ân-ı Kerim gibi mucizevi bir kitap indirmiştir? Üstelik Kur'ân'ın diğer kitapar gibi bozulamayacağını söylüyor. Öyleyse niçin Kur’ân’ı Kerim'i daha önce göndermemiştir? Bu konuyu izah eder misiniz?
Kuran'da diğer semavi kitapların tahrif edildiğinden bahsediliyor mu?
Semavi ve arzi hükümler nelerdir veya ne demektir?
"Mesnevî-i Şerîf, şems-i Kur’âniyeden tezâhür eden yedi hakîkatten bir hakîkatin aynası olmuş, kudsî bir şerâfet almış. Mevlevîlerden başka, daha çok ehl-i kalbin lâyemût bir mürşidi olmuş. Öyle de Risâle-i Nûr, şems-i Kur’âniyenin ziyâsındaki elvân-ı seb‘ayı ve o güneşteki renk renk ve çeşit çeşit yedi nûru birden aynasında temessül ettirdiğinden, inşâallâh yedi cihetle şerîf ve kudsî; ve yedi Me...
"Belki Şems-i Tebrizî gibi bir kısım âşıkların nazarında bütün kâinatta bulunan umum incizablar, cezbeler, cazibeler, cazibedar hakikatlar; ezelî ve ebedî bir hakikat-i cazibedara işaretlerdir." Şems-i Tebrizî ismi külliyatta tek bu yerde geçiyor bu ifade ile. Tebrizi meşhur bir zat. Lâkin buradaki ifadeyi tam anlayamadım. Yani Tebrizi, kâinatta bulunan umum incizablar, cezbeler, cazibeler, cazibe...
17. Lem’a’da geçen “Her dakikada o hânen ve bahçen ve şehrin ölmesi mümkün ve harâb olması muhtemel olduğundan, her dakika senin başına yıkılacak ve senin kıyâmetin kopacak bir vaz‘iyettedir. Madem öyledir; sen, bu hayatına ve dünyana, çekemedikleri ve kaldıramadıkları yükleri yükletme!” ifadesindeki çekilemeyen kaldırılamayan yükler nelerdir, örnek verip açıklayabilir misiniz?
33. Mektub'un 1. Pencere'sinde geçen bu kısmı devamıyla birlikte izah eder misiniz? Zahiri ve batını hâsselerle ifade edilmek istenen nedir?
Bir arkadaşım, Allahu Teala'nın Peygamberimiz (sav) için, "Sen olmasaydın bu kainatı yaratmazdım" dediği bir ayet veya hadis yoktur diyor. Buhari ve Ebu Davud gibi büyük hadis alimlerinde geçmiyor diyor. Hadis ve ayette olmayan bir şeye inanmak şirktir diyor. Buna nasıl cevap verilebilir?