Arama sonuçları: 36 sonuç bulundu.

Üstad hazretleri bir yerde, "Bu zamanda feraizi işleyen kebairi terk eden kurtulur inşaallah" diyor. Bunu nasıl anlamalıyız? 'Kurtululur' derken doğrudan ehli cennet mi demektir? Yoksa günahları çok olanlar, günahları sebebiyle cehenneme gitse de, ehli iman olduğu için, cezasını çektikten sonra, sonunda cennete gider mi demektir.
Bediüzzaman hazretleri Kastamonu Lahikasında "Feraizi işleyen kebairi terk eden inşallah kurtulur" diyor. Ancak Asayı Musa mecmuası 11. şua 4. meselesinde ise; "hatta bir ehli keşif ve tahkik bir yerde 40 vefiyattan yalnız birkaç tanesi kazandığını sekeratta müşahede etmiş, ötekiler gayb etmişler," diyor.(camii cemaati diye biliyorum yanlış değilsem) Bu iki parça birbirine zıt gibi duruyor. izah...
"Hayatın lezzetini ve zevkini isterseniz, hayatınızı imân ile hayatlandırınız ve ferâizle zînetlendiriniz ve günahlardan çekinmekle muhâfaza ediniz." cümlesinin izahını yapar mısınız?
“Bir kimse kendi babası olmadığını kesinlikle bildiği birinin soyundan geldiğini ileri sürerse, ona Cennet haramdır.” (Buhârî, Ferâiz 29; Müslim, Îmân 114, 115. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Sünnet 109-110; İbni Mâce, Hudûd 36) Hadisini nasıl anlamalıyız? Hadisten yola çıkarak başkasına baba dediğinizde günah mı işlemiz oluruz?
Üstadımızın "Bu zamanda feraizi işleyen kebairi terk eden kurtulur inşaallah." sözünde, kebair diye kastettiği büyük günahlar hangileridir. Başka yerde "ekberü'l-kebâir" tabiri var, burada ise "kebair" diyor.
Üstad Bediüzzaman, 5. Mektupta Tarik-i Nakşi'nin üç perdesinin izahını yaparken, ikincisi olarak "feraiz-i diniyyeye ve sünnet-i seniyyeye tarikat perdesi altında hizmettir" diyor. Bu cümlenin geniş izahını yapar mısınız?
Asabe nedir?
Bir kişi ticarette batsa, borcunu çok ödeme gayretinde olmasına rağmen ödeyemeden ve mal bırakamadan vefat etse, onun yerine de bu borçları ödeyecek kimse olmasa bu kişinin ahiretteki durumu ne olur?  Allah'ın bu borcu kişinin pişmanlığı ve çaresizliğinden dolayı üstlenme durumu olabilir mi?
Büluğ çağından önce namaz kılan ve oruç tutan çocuklar cennette büyük mükafatı görmek için 33 yaşında olacaklar denliyor. Peki ya namaz kılmadan oruç tutmadan sünnet bile olamadan vefat eden çocuklar cennette 33 yaşında olmak istedikleri zaman Allah kabul etmeyecek mi?
Dünya hayatını sevmemek ve dünya hayatından kendimizi soğutmak ve ahiret merkezli bir hayat yaşamak için nasil bir yol takip etmeliyiz ?