Arama sonuçları: 20 sonuç bulundu.

"Halbuki mes’elemiz olan ubûdiyet yolu zararsız olmakla beraber -ondan dokuz ihtimâl ile- bir saadet-i ebediye hazinesi vardır. Fısk ve sefâhet yolu ise, -hattâ fâsıkın i‘tirâfıyla dahi- menfaatsiz olduğu halde, -ondan dokuz ihtimâl ile- şekāvet-i ebediye helâketi bulunduğu, icmâ‘ ve tevâtür derecesinde hadsiz ehl-i ihtisâsın ve müşâhedenin şehâdetiyle sâbittir. Ve ehl-i zevkin ve keşfin ihbârâtıy...
Ölümün;gençlik rehberinde izah edildiği üzere; Âhireti tasdik eden, fakat sefahet ve dalâlette gidenlere, bir haps-i ebedî olmasını nasıl anlayacağız? Günahkarlar cehennemde ebedi kalmayacak ki? Devamında geçen "Öyle gördüğü ve itikad ettiği ve inandığı gibi hareket etmediği için öyle muamele görecek." ifadesini biraz detaylandırabilir misiniz?
8. Söz'deki "Tevekkeltü Alallah"'ın izahı ve hikaye ile bağlantısı nedir?
“İkinci kısım ise, en evvel esbabı sever ve bu muhabbetini Allah’ı sevmeye vesile yapar. Bu kısım muhabbet, topluluğunu muhafaza edemez, dağılır. Ve bazen da kuvvetli bir esbaba rast gelir. Onun muhabbetini mânâ-yı harfiden mânâ-yı ismiye çeker. Helâkine sebep olur. Şayet Allah’a vâsıl olsa da vusulü nâkıs olur.” En evvel esbabı sevmek nasıl olur? Önce muhabbete buradan başlamak niye zarar versin...
"Fıtrat yalan söylemez. Bir çekirdekteki meyelân-ı nümüv der: “Ben sünbülleneceğim, meyve vereceğim.” Doğru söyler. Yumurtada bir meyelân-ı hayat var. Der: “Piliç olacağım.” Biiznillâh olur. Doğru söyler. Bir avuç su meyelân-ı incimâd ile der: “Fazla yer tutacağım.” Metîn demir, onu yalan çıkaramaz. Sözünün doğruluğu demiri parçalar. Şu meyelânlar, irâdeden gelen evâmir-i tekvîniyenin tecellîlerid...
Gençlik Rehberi'nde, "(Kabir) Âhireti tasdik eden, fakat sefahet ve dalâlette gidenlere, bir haps-i ebedî ve bütün dostlarından bir tecrid içinde bir haps-i münferid, yalnız başına bir hapis kapısıdır. Öyle gördüğü ve îtikad ettiği ve inandığı gibi hareket etmediği için öyle muamele görecek." diyor. Bu anlatılan durum kabir için mi geçerli, yoksa bütün ahiret için mi geçereli? Ahirette olsa, -Kalb...
İhlas Risalesi'nde, "hayat-ı ebediyye içinde saadeti ebediyyeyi netice veren" diyor bu nasıl oluyor? Tam olarak anlamadım açıklık getirir misiniz?
Üstadımızın Risale-i Nurda, Hüsrev'in sisteminde veya Hafız Alinin sisteminde vs. gibi ifadelerinden maksat nedir. Bunları nasıl anlamamız lazım?
İdam-ı ebedi ve ebedi haps-i münferid nasıl oluyor? Hakiki adem yoktur. Kafir ebediyyen cehennemde kalacak, yok olmayacak. Ebedi hapsi münferid nedir? Fasık cehennemde diğer fasıklarla beraber yanacak. Günahını çektikten sonra imanı varsa tekrar cennete girecek diye biliyorum. Münferit ve ebedi olmasını anlamadım.