Bilerek veya bilmiyerek büyük konuşma sonrasında tevbe etsek hatamızın farkına varsak yinede sorumlu olur muyuz? Konuştuğumuz şey veya başka bir şey başımıza gelir mi?
Nebe suresinin 40 ayetinde cehennemi gören kişinin toprak olmayı istemesi ile Bediüzzaman Hazretlerinin cehennem de olsa beka isteme mevzusunu nasıl anlayabiliriz?
Cehennem ateş dolu bir yer mi? İnsanın sadece derisi mi yanacak? Cehennem azabının dehşeti ve çeşitliliği hakkında bilgi verir misiniz?
"Sanki Cenab-ı Hakk'ın ahdi; meşiet, hikmet, inayetin ipleriyle örülmüş nuranî bir şerittir ki, ezelden ebede kadar uzanmıştır. Bu nuranî şerit, kâinatta nizam-ı umumî şeklinde tecelli ederek silsilelerini kâinatın enva'ına dağıtır iken, en acib silsilesini nev'-i beşere uzatmıştır ve ruh-u beşerde pek çok istidad ve kabiliyetlerin tohumlarını ekmiştir. Fakat o istidadların terbiyesini ve neticesi...
"Cennet Haktır." cümlesiyle anlatılmak istenen nedir?
"Şayet Cennet ehli kadınlardan biri yeryüzüne şöyle bir bakacak olsa, yer ile gök arasını aydınlatır ve bu ikisinin arasını misk kokusuyla doldurur. Ve muhakkak ki o kadının başörtüsü, dünyadan ve dünyadaki her şeyden daha hayırlıdır.” (Buhârî, Rikāk, 51) Cennet kadınlarının baş örtüsü mü var? Bu hadiste ne denmek istenmiştir?
Risalede cennet yukarıda cehennem aşagıda deniliyor. Dünyanın uzaydaki konumu sürekli değiştiğine göre bu ifadeyi nasıl anlamalıyız?
"Erkân-ı imaniyenin hakaikini gözle görüp, melâikeyi, Cenneti, âhireti, hattâ Zât-ı Zülcelâli gözle müşahede etmek, kâinata ve beşere öyle bir hazine ve bir nur-u ezelî ve ebedî bir hediye getirmiştir..." (Sözler)
Cenab-ı Hak cismani değildir, onu göz ile görmek ne demektir?
Cennette günah işlemek var mı? Adem babamız ile Havva annemiz orada nasıl günah işlemişler?
Gençlik Rehberinde geçen, "evet, bu cihan harbinden daha büyük bir hakîkat, daha azîm bir hâdise hükmettiği için, cihan harbi ona nisbeten çok ehemmiyetsiz düşüyor. Çünki bu cihan harbinde iki hükûmet, küre-i arzın hâkimiyeti için mürâfaa ve muhâkeme da‘vâsında bulunmaları içinde iki muazzam dinin musâlaha ve sulh mahkemesine barışmak da‘vâları açılarak; ve dinsizliğin dehşetli cereyânı da semâvî ...