"Ben bütün lisanların kuvvetine mâlikim" (Süyûtî, ed-Dürrü’l Mensûr, 3:536.) ifadesini nasıl anlamalıyız?
Şeriatın sırları nelerdir?
"Hayır ve şer Allah'tandır." Buradaki şerden kasıt kişinin kendi isteğiyle isteyip de Allah'ın yarattığı şerler midir? Allah yarattığı şerler netice itibariyle şer değil hayırdır diyebilir miyiz?
Sevgili Peygamberimiz (sav) Ramazan ayını her yönüyle nasıl ihya ederdi? Bu hususta uygulama ve tavsiyeleri nelerdir?
Şeytanın Allah'a imanı olduğunu biliyoruz. Kalbinde zerre kadar imanı olanın cennete gireceğini de biliyoruz. Peki şeytan cennete mi girecek? Tabi cezasını çektikten sonra...
Vesvese Risalesi Birinci Vecih Birinci Yarada geçen şetm (sövme) ifadesi tam ne anlama gelmektedir? O cümleyi izah eder misiniz?
"İşte insaniyet ve akıl cihetiyle alâkadar olduğun bütün o seyyar dünyalar ve seyyal kâinatlar, mütemadiyen senin dalaletin suretiyle, senin başına dünya dolusu dehşetli ve hadsiz ölümlerin şiddetli elemlerini yağdırıyor." (Kastamonu lahikası)
Burda geçen seyyar dünyalar ve seyyal kainatlar ne demektir? Konuya bağlantılı olarak izah eder misiniz)
"Şimdi, dünyayı tahkîr edenler, dört sınıftır. Birincisi, ehl-i ma‘rifettir ki, Cenâb-ı Hakk’ın ma‘rifetine ve muhabbet ve ibâdetine sed çektiği için tahkîr eder. İkincisi, ehl-i âhirettir ki, ya dünyanın zarûrî işleri onları amel-i uhrevîden men‘ ettiği için veyahud şuhûd derecesinde bir îmân ile cennetin kemâlât ve mehâsinine nisbeten dünyayı çirkin görür. Evet, güzel bir adam Hazret-i Yûsuf Aleyhisselâm’a nisbet edilse, yine çirkin göründüğü gibi; dünyanın ne kadar kıymetdar mehâsini varsa, cennetin mehâsinine nisbet edilse, hiç hükmündedir..." Soru
32. Söz'ün 5. Remiz'inde geçen bu kısmı izah eder misiniz? Dünyayı tahkir eden, aşağışayan bu dört grubu nasıl anlamak gerekir? Makbul tahkir nasıl olur?
Bazı insanlar diyorlar ki; benim kıldığım şu namaz nerede, Peygamber Efendimiz (asm)’ın, Sahabelerin veya evliyaların kıldığı o hakiki namaz nerede?
Kastamonu lahikasinda Hz Ali'nin iki defa sırran beyeneten sırran tenevverat demesine binaen Bediüzzaman üstadın her vakit tam ihtiyat ve tam sakınmak vaziyetini muhafaza etmekle mükellefiz demesinde ihtiyatlı olmayı nasıl anlamamız gerekiyor? Üstadın yaşadığı dönemdeki tazyikatlar için mi geçerli, günümüze işaret eden bir yönü var mı? Devamında muhtelif tabakalardaki talebelerin vaziyetleri ehemm...