Biz cennete gitsek, ama sevdiğimiz bir cehenneme gitse üzülür müyüz? Onu görebilir miyiz?
Biz kaderin mahkumu muyuz? Mahkumu değilsek istemediğimiz bazı şeyler başımıza neden geliyor?
Bu asırda İslamları perişan eden, modernizim, materyalizm, dünyevileşme, hümanizim, siyasi entrikalar gibi şeyler ve bunların karşısında sapasağlam duran, satırlarında ve hayatında bu akımların eseri ve esiri olmayan Risale-i Nur ve müellifi Bediüzzaman'ın fikirlerini nasıl hayatımıza hayat yapalım ki bu akımlardan kurtulacak İbrahimî bir gömlek giyip kendimizi bekâya göre proğramlayalım?
Burçlar var mıdır ve doğru mudur.?
Büyük günahları işlemek insanı imandan çıkarır mı?
İhlas risalesinde geçen, "Cadde-i Kübra-yı Kur'aniye olan şu mesleğimizden şimdi ayrılanlar, bize düşman olan dinsizlik kuvvetine bilmeyerek yardım etmek ihtimali var."
Burada evvela, mesleğimizin Cadde-i Kübra-yı Kuraniye olduğunu nasıl anlarız?
Ve bu meslekten ayrılanlar bilmeyerek dinsizlik kuvvetine nasıl yardım ederler?
Cehennem ateş dolu bir yer mi? İnsanın sadece derisi mi yanacak? Cehennem azabının dehşeti ve çeşitliliği hakkında bilgi verir misiniz?
Bediüzzaman diyor ki, "Küçüklüğümde, hayalimden sordum: -Sana bir milyon sene ömür ve dünya saltanatı verilmesini, fakat sonra ademe ve hiçliğe düşmesini mi istersin? Yoksa, bâki fakat âdi ve meşakkatli bir vücudu mu istersin?” dedim. Baktım, ikincisini arzulayıp birincisinden “Ah!” çekti. “Cehennem de olsa beka isterim” dedi.-
sürekli azap gören bir kul neden yokluğu istemesin ki?
Cehennemden çıkan bir mümin Cenab-ı Allah'ı görecek mi?
Âhirzamanda yaşadığımız bir gerçek. Peki cemaatleşmenin bu zamandaki katkısını öğrenebilirmiyim.?