Arama sonuçları: 696 sonuç bulundu.

23. Söz 4. Noktada geçen "Yoksa bir sinekten vaveyla eden ahmak ve haylaz bir çocuk gibi ben kuvvetimle bu kabil-i teshir olmayan ve bin derece ondan kuvvetli olan acip şeyleri ve ademleri teshir ediyorum ve fikir ve tedbirimle kendime itaat ettiriyorum deyip küfran-ı nimete sapmak insaniyetin fıtratı asliyyesine zıt olduğu gibi şiddetli bir azaba kendini müstahak eder." kısmını nasıl anlamalıyız
Her insanın zaafları var. İnsanların bu zaaflarına yönelik her yönden çok kuvvetli saldırılar var. Bir insan, bu kadar saldırı karşısında iradesine nasıl hakim olabilir?
11. Lema'da, "evet kalbin mercimek kadar bir sandukcası olan kuvve-i hafızada..." cümlesinden ne anlamalıyız?
Katılım bankasından (Örn. Kuvvettürk) kredi kullanarak araç almak istiyorum. Ancak bu bankalar kendi sistemleri gereği alınan araca kasko yaptırmayı zorunlu tutuyorlar. Bu durumda katılım ya da tekafül denen sistem ile aracımı kasko yaptırmam uygun olur mu. Somut örnek vermek gerekirse Kuveyttürk'ün de iştirakinde bulunduğu Neova Katılım Sigortacılığı ile aracıma kasko yaptırman caiz midir?
Allah'ın bir şey ile bin şeyi yaratması, bir çiçek ile bir baharı yaratması arasında fark yoktur diyoruz. Bir ile bin veya bir ile nihayetsiz işleri yapmak için neden aynı kuvvetin sarfı yeterlidir?
"Derece-i i‘câzda belâgat-i Kur’âniyedir. O belâgat ise, nazmın cezâletinden ve hüsn-ü metânetinden; ve üs­lûblarının bedâatinden, garib ve müstahsenliğinden; ve beyânının berâetinden, fâik ve safvetinden; ve maânîsinin kuvvet ve hak­kāniyetinden; ve lafzının fesâhatinden, selâsetinden tevellüd eden bir belâgat-i hârikulâdedir ki, benî-Âdemin en dâhî edîblerini, en hârika hatîblerini, en mütebahhi...
Evet bir kelâm, “Kimden gelmiş? Ve kime gelmiş? Ve ne için denilmiş?” olması cihetiyle, kıymeti ve ulviyeti ve belâgati tezâhür etmesi noktasından, Kur’ân’ın misli olamaz. Ve ona yetişilemez. Çünki Kur’ân, bütün âlemlerin Rabbi ve Hâlik’ının hitâbı ve konuşması; ve hiçbir cihette taklîdi ve tasannuu ihsâs edecek bir emâre bulunmayan bir mükâlemesi; ve bütün insanların nâmına, belki bütün mahlûkātı...
1. İşaret ilk parağrafta 'hizbüşşeytanın çok defa galebe etmesi...'elcevap kısmında ise, 'pek kuvvetli ehl-i hakka bazen galebe eder' ifadeleri var. Hem çok defa galebe eder diyor; hem bazen galip olur diyor, tezat yok mu nasıl anlamalıyız?
İktisad Risalesi'nde geçen "hem ma‘nevî dilencilik zilletinden kurtaracak bir sebeb-i izzet, hem ni‘met içindeki lezzeti hissetmeye ve zâhiren lezzetsiz görünen ni‘metlerdeki lezzeti tatmaya kuvvetli bir sebepdir." cümlesinde hususen manevi dilencilikten kasıt nedir? İzah eder misiniz?
Meleklerin gücü var mıdır? Yani güneşi tutan meleğin gücü var mı; yoksa güneşi Allah tutuyor da o sadece tesbih ve tefekkür mü ediyor. Yoksa Allah o meleğe bir güç kuvvet verdi de melek mi tutuyor?