"Derece-i i‘câzda belâgat-i Kur’âniyedir. O belâgat ise, nazmın cezâletinden ve hüsn-ü metânetinden; ve üslûblarının bedâatinden, garib ve müstahsenliğinden; ve beyânının berâetinden, fâik ve safvetinden; ve maânîsinin kuvvet ve hakkāniyetinden; ve lafzının fesâhatinden, selâsetinden tevellüd eden bir belâgat-i hârikulâdedir ki, benî-Âdemin en dâhî edîblerini, en hârika hatîblerini, en mütebahhir ulemâsını muârazaya da‘vet edip, bin üç yüz senedir meydan okuyor. Onların damarlarına şiddetle dokunuyor. Muârazaya da‘vet ettiği halde, kibir ve gururlarından başını semâvâta vuran o dâhîler, ona muâraza için ağız açamayıp kemâl-i zilletle boyun eğdiler." (25. Söz)
İzah eder misiniz?
Belagat: Hale uygun söz söyleme, başka bir ifadeyle "mukteza-yı hale mütabık söz söyleme" sanatıdır.
Cezalet: Sözdeki heybet, düzgün söyleyiş ve tutukluk olmaması
Bedaat: Eşsiz ve güzel olma
Beraat: Güzellik ve olgunluk bakımından benzerlerinden üstün olma
Fesahat: Sözün açık, kolay, akıcı ve hatasız söylenmesi
Selaset: Akıcı ve akıcı üslub
Kur'an, belağati çok iyi kullanmıştır. Yani söyleyeceği şeyleri tam yerinde ve tam zamanında ve muhatablarını her cihetle ikna edecek tarzda söyler. Kuran'ın bu belağati ise nazmının cezaleti ile şöylece kendini gösterir ki; cümlelerinin dizilişi ve cümlerinin kelimelerinin dizilişi ve sıralanışı öyle mükemmeldir ki, beşer bunu taklitten aciz kalmıştır. Yine Kuran'ın kullandığı üslub, diğer eski kitaplara, şairlerin şiirlerine, yazarların tarihlerde yazmış oldukları kitaplarının hiçbirinin üslubana benzemiyor. Kuran'ın beyan tarzı hiçbir kitaba benzemediği için ya onların hepsinin altında ya da tüm yazılmış kitaplardan ve söylenmiş sözlerden üstün olmalıdır.. Diğer kitaplardan aşağıda olduğunu şeytan bile iddia edememiştir. Öyle ise Kuran'ın ifade tarzı da diğer bütün kitaplardan üstün olduğunu ispat eder.
Kuran'ın Fesahat ve selaseti ise; kullanmış olduğu lafızların mana ile çok güzel bir ahenk içinde olduğu görünüyor. Üslubu akıcı ve akılda hemen kalıcıdır. Mananın kuvvetine yardımcı olmayan hiçbir lafız yoktur. Bunun için Kuran her yönden mükemmeldir.
Kuran bu derece harikulade olduğu içindir ki; düşmanlarına söz ve yazı ile mücadele teklif ettiği halde ve özellikle arap milleti edebiyatta çok ileri gittikleri halde Kuran'ın karşısında duramamışlardır. Eğer kalemle ve sözle Kuranı yenebilselerdi ona karşı durabilselerdi kılıç ile savaşmak yolunu seçmez ve zillete düşmezlerdi.On dört asırdır Kuran düşmanlarına aynı teklifi yapıyor. Diyor ki "benim surelerimin benzerlerini getirin davamı çürütmüş olursunuz" dediği halde bu kadar zaman geçmesine rağmen kimse bunu başaramamış. Demek Kuran mucizedir. İşte bu şekilde Kuran-ı Kerimin belağati insanları aciz bırakmış ve düşmanlarını zelil ederek boyun eğdirmiştir.
Ayrıca bakınız:
/soru-cevap/kuranin-mucizeligi
/soru-cevap/kuranin-meydan-okumasindaki-sekiz-mertebe