"Evet, günah kalbe işleyip, kalbi siyahlandıra siyahlandıra, tâ nûr-u îmânı kalbden çıkarıncaya kadar kalbi katılaştırıyor.” Cümlesinde geçen "nur-u imanın kalpten çıkması" tabirini izah edebilir misiniz?
"Hem insanın letâifi içinde teşhîs edemediğim bir iki latîfe var ki, ihtiyâr ve irâdeyi dinlemezler; belki mes’ûliyet altına da giremezler. Bazen o latîfeler hükmediyorlar, hakkı dinlemiyor, yanlış şeylere giriyorlar." Buradaki iki letaife nedir? Nasıl anlamalıyız? İradeyi dinlememesini örneklerle izah edebilirmisiniz?
2.Lem’ada geçen; "Ve o makine-i insaniyede yüzer âlet var. Her birinin elemi ayrı, lezzeti ayrı, vazîfesi ayrı, mükâfâtı ayrıdır." cümlesini açıklar mısınız? Nasıl insandaki her âletin elemi ayrı lezzeti ayrıdır?
2. Lem'a'da geçtiği üzere, menfi ibadete neden riya girmez? Neden halistir?
"derecât-ı şemsiyenin medârı olan “mıntıkatü’l-bürûc” ta‘bîr ettikleri dâire-i azîme, menâzil-i kameriyenin medârı bulunan mâil-i kamer dâiresi, birbiri üstüne geçmekle, o iki dâire herbiri iki kavis şeklini vermiş; o iki kavise felekiyyûn ulemâsı, latîf bir teşbîh ile, büyük iki yılan nâmı olan “tinnîneyn” nâmını vermişler. İşte o iki dâirenin tekātu‘ noktasına, “baş” ma‘nâsına “re’s”, diğerine “...
2. Lem'a'da geçen “Yeknesak, istirahat döşeğindeki hayat, hayr-ı mahz olan vücûddan ziyâde, şerr-i mahz olan ademe yakındır ve ona gider.” Cümlesini izah edebilir misiniz?
Barla lahikasının 1. Fıkrasında: "bidatların çoğaldığı bir zamanda ulemanın sükut etmemeleri lazım geldiğine dair beyan buyurulan hadisdeki emir ve zecir." Bu hadis-i şerif nedir?
"Şüphesiz ahirzamanın azgınları o âlimlerdir ki ağızlarını tatlandırdılar. Sonra hevalarına tabi olmaya yöneldiler. İlmi sevap isteyerek okumadılar. Ancak dünyada kolaylık için okudular. Onları mal ile genişlemiş ve karınlarını haram ile doldurmuş görürsün. Bu yüzden (onlar yüzünden) insanları zillette bulursun. Zira alimin kayması bin kaymaya bedeldir. Alimin musibeti ilmiyle amel etmediği zamand...
Esselamu aleyküm, hayırlı çalışmalar olsun. Kıymetli risaleonline ekibi, Allah'ın rahmeti, bereketi üzerinize olsun.
"Hatta hukemâ ve ulemâ-yı zâhiriyyûn dahi, o letâif-i aşerenin pencereleri veya numûneleri olan havâss-ı hamse-i zâhire ve havâss-ı hamse-i bâtına ile o letâif-i aşereyi, başka bir sûrette hikmetlerine esas tutmuşlar." 16.Mektub'ta geçen bu cümlede, "ulema-i zahiriyyun" tabiri var...
19. Lema iktisat risalesinde geçen; "Ulemâ ise, ma‘rifetlerinden mallarının kıymetini dahi bildikleri için ümerâ kapısında arıyorlar. İşte Büzürcmehr, ulemânın arasında fakr ve zilletlerine sebeb olan ve zekâvetlerinin neticesi bulunan hırslarını zarîf bir sûrette te’vîl ederek nâzikâne cevab vermiştir. Husrev"
Burada geçen alimlerin malı, mülkü ve serveti umera kapısında aramaları nasıl oluyor. ...