Arama sonuçları: 2180 sonuç bulundu.

Bir arkadaşım, Allahu Teala'nın Peygamberimiz (sav) için, "Sen olmasaydın bu kainatı yaratmazdım" dediği bir ayet veya hadis yoktur diyor. Buhari ve Ebu Davud gibi büyük hadis alimlerinde geçmiyor diyor. Hadis ve ayette olmayan bir şeye inanmak şirktir diyor. Buna nasıl cevap verilebilir?
Sebebler dairesinde yapılacak bir şeyin kalmadığı hastalarımızın şifası için tesirli ayeteler, evradlar veya dualar var mıdır, varsa nelerdir?
“Çünki nasıl, merkezî bir nakış, her tarafından gelen atkı ve iplerin intizâmından ve vaz‘iyetlerinden hâsıl oluyor. Öyle de, kâinâtın dâire-i kübrâsında, bin bir ism-i İlâhî’nin cilvesinden uzanan nûrânî atkılar, kâinât sîmâsında öyle bir sikke-i rahmet içinde bir hâtem-i rahîmiyeti ve nakş-ı şefkati dokuyor ve öyle bir hâtem-i inâyeti nesc ediyor ki, güneşten daha parlak, kendini akıllara göster...
Bazı rivayetlerde 124 bin bazılarında 224 bin peygamberin geldiğinden bahsediliyor. Bu rivayetlerin sıhhati nedir? Ayrıca şimdiye kadar kaç evliya gelmiştir?
Üstad neden sineğin yaratılmasıyla kainatın yaratılmasını bir tutuyor? Lemalarda geçen ayette, "taptıklarınızın hepsi toplansa bir sineği dahi yaratamazlar" buyuruluyor. Bundan ne anlamalıyız.
Önceki alimlerden bazıları, tütün (sigara) içmek helal, bazıları mekruh, bazıları da haram demişler. Bediüzzaman Hazretleri'nden önceki müceddid olan Mevlana Halid Bağdadînin, zarar ve alışkanlık yapmıyacak kadar az içilen tütüne haram denilemeyeceğini söylediği de rivayet edilmektedir. Son müceddid Bediüzzaman Hazretlerinin de tütün veya sigarayla ilgili bir sözü yok ise tütüne haram diyebilir mi...
Şehitlerle ilgili bir büyüğüme soru sordum. "Onlar ölmüyor normalde hayattalar ama biz göremiyoruz" "gerçektende de öyle midir" diye soru sordum. Vesvese olmasın diye ama "haşa ayete inan mıyor musun" dedi. Ben de hayır inanıyorum tabiki dedim ama içimi bir korku kapladı. Acaba imanıma bir şey olmuş mudur? Böyle sorgulamak bilgi için imanımıza zarar verir mi?
27.Sözün zeylinde, Sahabeler Bahsinde geçen "amma ehadisde varid olmuş (hadislerde gelmiş) ki 'ahirzamanda beni görmeden iman eden daha ziyade makbuldür' mealindeki rivayet hususi fazilete dairdir, has bazı eşhas (şahıslar) hakkındadır." Buradaki eşhas kimlerdir?
Üstat Hazretleri 7.Şuanın hapse girmeye sebep olduğunu ve aynı zamanada necata da sebeb olduğunu söylüyor. Bu hapis Denizli hapsi mi? Eğer cevap evetse bildiğim kadarıyla Ayet-el Kübra 1938 de Kastamonu'da telif edilmiş. Fakat Denizli hapsi 1943 lerde. Nasıl olur da 38 de telif edilsin de 43 te hapse sebep olsun? Yaklaşık 5 senelik bu farkı nasıl anlamalıyız?
" اِهْدِنَا الصِّرَاطَ الْمُسْتَقِيمَ" ayetinin, hüccet-i tevhide ve bir ders-i hikmete ve bir tâlim-i ahlâka işaret etmesini izah eder misiniz?