Tevbe Suresi 111. âyette : "Şüphesiz Allah, mü’minlerden nefislerini (canlarını) ve mallarını, kendilerine vereceği cennet karşılığında satın almıştır." buyuruluyor. Âyette geçen nefsini Cenab-ı Hakk'a satmak ifadesini nasıl anlayacağız ve satmaktaki kasıt nedir?
Hanefi ve Diğer mezheplere göre kolonya abdesti bozar mı?
"Muhakkakki namaz, mü'minler üzerine vakitleri belirli (bir farz) olarak yazılıdır." 21.Söz'ün başına geçen bu âyette Müslüman kelimesi yerine neden mü'min kelimesi kullanılmıştır? Müslüman ve mü'min kavramlarının izahını yapar mısınız?
Üstad Bediüzzaman kendi nefisne hitaben, "müzekkâ olmadığın için" diyor. Bunu nasıl anlamamız gerekir?
Namaz kılmayan bir kimsenin, ya da başka dine mensup bir kimsenin yaptığı hayır ahirette onu kurtarabilir mi? Namaz kılmayan bir Müslümanın hayrı ile başka bir dine mensup kişinin hayrının ahiretteki karşılığı nasıl olur? Teşekkür ederiz.
Namazda huşuyu yakalamak için en güzel yol nedir?
Namaz, Arapça'dan farklı olarak kişinin kendi diliyle kılınabilir mi ? Örneğin Türkçe, İngilizce? Bu hususa yönelik hüküm nedir?
Şeytanın en büyük düşmanımız olduğunu herkes bildiği halde neden şeytanın adımlarına uyuyoruz? İslam'ı hakiki manası ile yaşamıyoruz?
"“İsm-i Adl’in cilve-i a‘zamından olan kâinâttaki adâlet-i tâmme, umum eşyânın müvâzenelerini idâre ediyor ve beşere de adâleti emrediyor. Sûre-i Rahmân’da وَالسَّمَٓاءَ رَفَعَهاَ وَوَضَعَ الْم۪يزَانَ [Göğe gelince, onu yükseltti ve mîzânı koydu] اَلَّا تَتْغَوْا فِي الْم۪يزَانَ [Tâ ki tartıda haddi aşmayın!] وَاَق۪يمُوا الْوَزْنَ بِالْقِسْطِ وَلَا تُخْسِرُوا الْم۪يزَانَ [Ve tartmayı adâletle dos...
Lahikalarda şöyle geçiyor:"bu aciz kardeşiniz, şüphesiz bir surette iman ettimki, şeriat-ı garra-yı Ahmediyenin hakaikine ve ruhuna nüfuz etmenin en kısa, en hatarsız, en zevkli tariki Risale-i nura intisapladır" açıklar mısınız?
Risale nasıl efendimizin şeriatinden bahsediyor? İmani hakikatleri içermiyor mu? Şeriat-ı Ahmediyeden kasıt nedir?