Arama sonuçları: 204 sonuç bulundu.

Peygamberimiz buyurur ki: "Nisyanda kalem kalkar" Evden kursa gitmek için çıkıyorum. Ve diyorum ki, namazı kursta kılarım. Ama bir bakıyorum ki vakit çıkmış. Yani namaz kılmaya niyetlendiğim halde hiç aklıma gelmiyor. Veya bazen herhangi bir vakti kılmayı unutuyorum. Acaba mesuliyet durumu nedir?
Risaleleri elimizden geldiğince yazmaya çalışıyoruz. Bakarak risale yazmanın Osmanlıca yazısını kolay öğrenmede faydası olacağını düşünüyorum. Bu sebeple risaleleri mürekkeple kopya ederek değil de, bakarak kurşun kalemle yazmamızda aynı sevabı kazanır mıyız?
Yazı mektubunda Bediüzzaman Hazretleri, yazıdaki beş nevi ibadeti ifade ederken kalemle ilmi tahsil ve tefekkür ibadetlerini de sayıyor. Halbuki yazarken gereği gibi okuyamadığımızdan bu iki ibadet ciheti olmuyor gibi...Acaba bu iki ibadeti kazanmak için hangi metodları kullanabiliriz?
"Eğer sen vücûdundaki o zerreleri, Kadîr-i Ezelî’nin kanunuyla hareket eden küçük me’murları veya bir ordusu; veya kalem-i kaderin uçları; her bir zerre bir kalem ucu veya kalem-i kudretin noktaları; ve her bir zerre bir nokta olduğunu kabûl etmezsen; o vakit senin vücûdunda çalışan her bir zerreye öyle bir göz lâzım ki; senin mecmû‘-u cesedin her tarafını görmekle beraber, münâsebetdâr olduğun bü...
"Sadık ilhamlar, gerçi bir cihette vahye benzerler ve bir nevi mükâleme-i Rabbaniyedir" sözünden sadık olmayan ilhamların da olabileceği söyleniyor. Buradan yola çıkılarak sadık olmayan ilhamların da olabileceği söylenebilir mi?
"Güya insan, o ârızalarla, ayrı ayrı binler kalemi tazammun eden müteharrik bir kalem olur. Sahîfe-i hayatında veyahud levh-i misâlîde mukadderât-ı hayatını yazar" Burada geçen levh-i misalî ne demektir? Burayı detaylı bir şekilde izah eder misiniz?
"Tahavvülât-ı zerrât, Nakkāş-ı Ezelî’nin kalem-i kudreti, kitâb-ı kâinâtta yazdığı âyât-ı tekvîniyenin hengâmındaki  ihtizâzâtı ve cevelânıdır." (30. Söz) cümlesini açıklar mısınız
"Arkadaş! Bir nev’in efradı arasındaki tevafuk ve bir cinsin envâı arasında âzâ-yı esasiyede bulunan müşabehet, sikkenin ittihadına, kalemin vahdetine delâlet ettiklerinden anlaşılıyor ki, bütün mütevafık ve müteşabihler, yani birbirine benzeyen çokluk, bir Zât-ı Vâhidin eser-i san’atıdır." Mesnevideki bu paragrafı izah edebilir misiniz?
Kalemle ilmi tahsil etmek ile yazarken yaptığımız tefekkür arasındaki fark nedir?
Meyve Risalesi’nin 6. Meselesinde geçen "Ve bazen ağaç gibi bir kelimede, bir kasideyi.." Cümlesinde anlatılmak istenen nedir? İzah eder misiniz?