Yazı yazarken neden Risale-i Nur yazıyoruz. Kur'anı yazsak olmaz mı? Daha eftal olmaz mı?
Üstadımız bu zamanın en büyük farz vazifesi İttihad-ı İslam diyor. Risale-i Nur'a göre İttihad-ı İslam nedir?
Risale-i Nura göre kadın fıtratı nasıldır?
Risalelerde geçen 'zındıka' ve 'küfr-ü mutlak' tabirlerini izah eder misiniz?
Lahikalarda şöyle geçiyor:"bu aciz kardeşiniz, şüphesiz bir surette iman ettimki, şeriat-ı garra-yı Ahmediyenin hakaikine ve ruhuna nüfuz etmenin en kısa, en hatarsız, en zevkli tariki Risale-i nura intisapladır" açıklar mısınız?
Risale nasıl efendimizin şeriatinden bahsediyor? İmani hakikatleri içermiyor mu? Şeriat-ı Ahmediyeden kasıt nedir?
Üstad Hazretlerinin Kastamonu lahikası s. 93 te bahsi geçen mektupta "Hem madem ben sizlere kanâat ettim ve ediyorum, başkalara bakmıyorum, meşgul olmuyorum. Siz dahi Risâle-i Nûr’a kanâat etmeniz lâzımdır, belki bu zamanda elzemdir." Şeklinde ifadesini nasıl anlamalıyız? Risale-i Nur'dan başka eser okumamalı mıyız?
Risale-i Nur'da, "Acz - Fakr- Şefkat - Tefekkür" diye bildiğimiz hatveleri okuyoruz.
İslamı yaşarken, ictimai münasebetlerimizde ve tebliğde buradan günlük hayatımıza uygulamamız gereken davranışlar neler olmalıdır?
Risale-i Nur aleviliği nasıl izah eder?
Risale-i Nur'da Cevşen'e dair ne gibi izahlar var?
Risâle-i Nûr'da çeşitli cümleler içinde geçen "Belki" ifadesinin tek bir anlamı mı var? Yoksa birden çok mu? İhtimal anlamında belki mi, yoksa kesinlik mi? Ya da nedir acaba?