"İhlâsı kazanmanın ve muhafaza etmenin en müessir bir sebebi, rabıta-i mevttir. Evet, ihlâsı zedeleyen ve riyâya ve dünyaya sevk eden tûl-i emel olduğu gibi, riyâdan nefret veren ve ihlâsı kazandıran, rabıta-i mevttir."
Tul-u emel nasıl olur da insanı riyaya sevk eder. Tul-u emel ile riya arasında nasıl bir bağlantı var? Tul-u emel insanı dünyaya sevk eder de riyaya nasıl bulaştırır?
24. Sözün 5. Dalının ikinci Meyvesinde geçen "Ey nefis! Ubudiyet, mukaddeme-i mükâfat-ı lâhika değil, belki netice-i nimet-i sâbıkadır. " ifadesini genel olarak anlamaktayız.
Fakat cümlenin tam olarak çevirisini yapamıyoruz.
Bu cümlenin izahını yapabilir misiniz?
28. lemada "bir düstur" da geçen "hâriç dâirelerde olan o pedere ve o mürşide, üç cihetle zarar vermek sûretiyle, bir pederi aramaya ihtiyaç bırakmaz. " ve "Hem hâriçteki irşâda hevesli zâtlar, Risâle-i Nûr’un şâkirdleriyle meşgul olmamalı. Çünki kendileri üç cihetle zarar görmeleri muhtemeldir." .. açıklamalardaki üç cihet zarar aynı mıdır, farklı mı? Farklı ise bu üç cihet zararlar nelerdir, açı...
Bediüzzaman hazretlerinin Demokrasiye karşı tutumu nasıldır?
Bilindiği gibi evlenmek Peygamberimizin bir sünnetidir. Said Nursi Hazretleri, sünnet-i seniyyeye çok bağlı bir İslam alimi olduğu ve insanları sünneti yaşamaya, eserlerinde çokça teşvik ettiği bilindiği halde neden evlenmemiştir.
"Ey sersem nefsim. Acaba şu vazifeyi ubudiyyet neticesiz midir?" Cümlesini izah eder misiniz?
Üstad Bediüzzaman, Vehhabilik bahsinde insanlık âleminin beş devrinden bahsetmiş. Bu beş devrin Vehhabilikle birebir alakası nedir? Beş devri izah eder misiniz?
Ben bir yazılımcıyım. Yapay zekâ ile çalışan bir video özetleyici uygulaması geliştiriyorum. Bu yazılım, bir videoyu izleyip içeriğini özetleyecek şekilde çalışıyor. Ama aklıma takılan bir mesele var: Yapay zekâlar internetteki çok büyük verilerle eğitildiği için, bazen küfür içerikli videoları da özetleyebilir ve bu özetlerde küfür ifadeleri geçebilir. Ya da diyelim ki bir chatbot geliştiriyorum,...
Kıyamete yakın, ahir zamanda bir sed arkasına hapis edilmiş olan Yecüc ve Mecüc kavimlerini Bediüzzaman Çin Seddi arkasına hapis edilmiş Moğol, Mançur ve Kırgız kavimleri olduğunu söylemiş. Lakin bu günümüz için olamaz bir durumdur. Çünkü bu asyalı kavimler günümüzde istediği gibi seddi geçebilir ve gücü olmayan kavimlerdir. Ayrıca Bediüzzamanın söylediği şeyler Hadislere ters düşmektedir.
Yazı mektubunda geçen ve yazı yazmaktaki yüz şehid sevabı kalkacak mı? Yüz şehid hükmü cari mi?