Takva, vera ve zühd hakkında bilgi verir misiniz?
Esma’yı sitte risalesinde(30. Lema), Kuddüs isminde, "tanzif" fiili "münazzifi" (temizleyeni) gösterdiği halde neden "nazife" yani Kudüs’e (temize) gidiyoruz? Ve tanzif eden naziftir diyoruz. Tanzif eden münazziftir dememiz gerekmez mi? Diğer isimler için de de buna benzer bir usul takip ediliyor. Kendinde olmayan bir sıfatı başkasına verememek nasıl oluyor? Bunu nasıl delillendirebiliriz? Temizle...
Eskide bir zaman Barla'da, bütün tarîkatların şecere-i külliyesini tanzim ve istinsah etmek için Hâfız Ali ile Hüsrev o vakit o işde bulundular, çalıştılar. Kastamonu Lahikası ( 243 ) Bu şecere nedir?
Tasavvufun İslâm'da yeri nedir? Tasavvufun mahiyetini ve Risale-i Nur'un bakışını izah eder misiniz?
Müslümanın tatili olmaz mı?
Risale-i Nur'da geçen; “Zira senin gibi niyeti halis olmayan bir adam nasihati bazen damara dokundurur aksul amal yapar” ifadesinden şunu çıkarabilir miyiz? Karşıdaki kişide nasihat tesir etmiyorsa, o zaman biz halis değiliz. Bu her zaman böyledir denir mi? Bir de nasihat ederken nasıl bir tavırda olmak gerekiyor? Metodumuz, hissiyatımız vs?
"Kendi hissiyat-ı nefsaniyesini unutup kardeşlerinin meziyyat ve hissiyatı ile fikren yaşamaktır" cümlesini nasıl anlamalıyız?
"Acaba bir tek âyetin bir tek işareti, gözümüz önünde ulûm-u İslâmiyede müteaddid ilmî ve kevnî hakîkatleri meyve veren bir kitabın binler böyle şehâdetleri ve da‘vâlarıyla, güneş gibi zuhûr eden îmân-ı haşrî, hakîkatsiz olması mümkün mü?"
"Acaba bir tek âyetin bir tek işareti gözümüz önünde ulûm-u İslâmiyede müteaddid ilmî ve kevnî hakîkatleri" burasını örneklerle izah eder misiniz?
Risalei Nur'da "henüz telif edilmemiştir" gibi ifadeler yer alıyor. Acaba bu telif edilmemeiş risaleler, daha sonra telif edilecekler midir?
"Bu hizmet-i Kur'aniyede bulunan kardeşlerinizi tenkid etmemek ve onların üstünde faziletfüruşluk nev'inden gıbta damarını tahrik etmemektir." ifadesindeki "tenkit etmemek"ten ne anlamalıyız? Hiç bir şekilde tenkit edilmeyecek mi?