Arama sonuçları: 289 sonuç bulundu.

"Hazret-i Mevlânâ’nın üfürdüğü neyden tuğyan ve feyezan eden, Hazret-i Ali’nin (kerremallahu veche) kuyuya söylediği esrar-ı hakikatten başka nedir? Farkı nerededir ki, o ney, o kuyuda hâsıl olan kamıştandır." Barla Lahikasında geçen bu cümleyi izah eder misiniz?
Kastamonu lahikası sayfa 53 te(Osmanlıca nüsha) 34. Mektupta "birincisi" başlığında ifade edilen "میتاً kelimesine tam münasib سعید" Cümlesindeki münasebetten kasıt nedir?
24. sözün 5. dalının ikinci kinci Meyvesinde geçen "Ey nefis! Ubudiyet, mukaddeme-i mükâfat-ı lâhika değil, belki netice-i nimet-i sâbıkadır. " ifadesini genel olarak anlamaktayız. Fakat cümlenin tam olarak çevirisini yapamıyoruz. Bu cümlenin izahını yapabilir misiniz?
"Cenab-ı Hak ihsânını bazen bazıları ihsâs etmemesi büyük bir ihsândır " (Emirdağ Lâhikası, 1. Cilt, mektup: 34) Burada ne demek istiyor?
Kastamonu Lahikasındaki bir mektuptaki bazı yerleri sormak istiyorum. Şöyle ki, 1) Hem şimdilik bazı ulemanın yeni eserlerinde meslek ve meşreb ayrı ve bid'atlara müsaid gittiği için... Burda bahsi geçen ulema kimlerdir, meslek ve meşrebleri ayrı ne demektir? 2) Ey kardeşlerim! Mesleğimiz, tecavüz değil, tedafü'dür, hem tahrib değil tamirdir, hem hâkim değiliz mahkûmuz.... virgül ile ayrılan yer...
Barla Lahikası 24. Lahikada Zekai abi üstad için şöyle diyor: "Uhreviler diyarında olduğunuz zamanlarda dahi sizin ruhunuzu muazzap edecek hareketlerde bulunmayacaklarına emin olunuz." Bu cümleyi izah eder misiniz?
Barla lahikasının 1. Fıkrasında: "bidatların çoğaldığı bir zamanda ulemanın sükut etmemeleri lazım geldiğine dair beyan buyurulan hadisdeki emir ve zecir." Bu hadis-i şerif nedir?
Bediüzzaman hazretleri Kastamonu Lahikasında "Feraizi işleyen kebairi terk eden inşallah kurtulur" diyor. Ancak Asayı Musa mecmuası 11. şua 4. meselesinde ise; "hatta bir ehli keşif ve tahkik bir yerde 40 vefiyattan yalnız birkaç tanesi kazandığını sekeratta müşahede etmiş, ötekiler gayb etmişler," diyor.(camii cemaati diye biliyorum yanlış değilsem) Bu iki parça birbirine zıt gibi duruyor. izah...
Kastamonu lahikasında: "Yalnız Ashâbü’l-Fîl yerinde, ashâbü’d-dünyâ gelir. Fîl kalkar, dünya gelir. (Hâşiye-1) 1: Bu ‘fîl’ lafzının kalkmasının sırrı; eski zamanda deh­­şetli bir fîl-i mahmûdun azametine ve heybetine dayanmışlar, hücum etmişler. Şimdi ise, dünya servetine ve malına dayan­mışlar......" fil lafzının kaldırılıp dünya lafzının harflerinin hesaplamasının vechi hikmeti ne olabilir?
Bazı büyük Nur Talebeleri'nin, Üstad Bediüzzaman'ın vefatından sonra kendi yerine bıraktığı Hüsrev Efendi'yle birlikte hareket etmemelerini nasıl değerlendirmeliyiz? Yine, Lahika mektublarında, "vekil, varis, rükün" gibi ifadelerle yer alan bazı kimselerin Husrev Efendi aleyhindeki tutumlarını delil olarak gösterenlere nasıl cevap verilebilir?