Üstad Bediüzzaman'ın, "Güneşin sair arkadaşı olan yıldızların bir kısmı ahiret alemlerine bakar, vazifesiz değiller. Belki baki alemlerin güneşleridir." Cümlesini nasıl anlamalıyız? Bazı yıldızlar, ahiret alemlerini mi aydınlatıyor? Varlık aleminde ki herşey fani değil midir? Eğer fani ise, o bir kısım yıldızlar nasıl baki alemleri aydınlatıyorlar?
'Levlake levlake lema halaktül eflak' Sen olmasaydın habibim felekleri yaratmazdım. Hadis-i Şerifine şii kaynaklı deyip inkar edenler var. Risalei Nur da geçen bu hakikati nasıl izah edebiliriz?
"Sen olmasaydın ey Habibim! Alemleri yaratmazdım" ifadesini açıklar mısınız?
"Levléke levléke lemé halaktüleflék" cümlesinin sahih hadis olmadığını söyleyenler var. Bu konu hakkında bilgi verirmisiniz?
Bir arkadaşım, Allahu Teala'nın Peygamberimiz (sav) için, "Sen olmasaydın bu kainatı yaratmazdım" dediği bir ayet veya hadis yoktur diyor. Buhari ve Ebu Davud gibi büyük hadis alimlerinde geçmiyor diyor. Hadis ve ayette olmayan bir şeye inanmak şirktir diyor. Buna nasıl cevap verilebilir?
Evlâd, anne ve babasının günahının bedelini öder mi? Çevremde çok söyleniyor; birinin çocuğu olmazsa anne babanın adına çok tövbe et, sadaka ver hatta kurban kestir diyorlar. Ya da başkasının evladı asiyse onlara aynı tavsiyelerde bulunuyorlar, duası kabul olmuyorsa yani ne sıkıntı varsa bunlara bağlayıp yapanın sıkıntıdan kurtulduğunu söylüyorlar, hatta dedesinin kaç kuşak ötesinin günahı o evlad...
"Şayet Cennet ehli kadınlardan biri yeryüzüne şöyle bir bakacak olsa, yer ile gök arasını aydınlatır ve bu ikisinin arasını misk kokusuyla doldurur. Ve muhakkak ki o kadının başörtüsü, dünyadan ve dünyadaki her şeyden daha hayırlıdır.” (Buhârî, Rikāk, 51) Cennet kadınlarının baş örtüsü mü var? Bu hadiste ne denmek istenmiştir?
Cevşenü'l Kebir takmanın batıl, okumanın doğru olduğunu söyleyenler oluyor. Bu konuyu aydınlatabilir misiniz?
Evvelâ: Delil kat'iyyü'l-metîn olduğu gibi, kat'iyyü'd-delâlet olmak gerektir. Hâlbuki tevil ve ihtimalin mecâli vardır. Zira, nehy-i Kur'ânî âmm değildir, mutlaktır; mutlak ise, takyid olunabilir. Zaman bir büyük müfessirdir; kaydını izhar etse, itiraz olunmaz. Hem de hüküm müştak üzerine olsa, me'haz-ı iştikakı, illet-i hüküm gösterir. Demek bu nehiy, Yahudi ve Nasara ile Yahudiyet ve Nasraniyet...
İslam dininde ebced hesabı var mı? Varsa aydınlatabilir misiniz?