Kur'anda "Allah dilediğini böyle yapar veya Allah size şöyle diyor" diye ayetler oluyor. Sanki haşa Allah birine söylüyor o yazıyor diye düşünülüyor. Ya da Peygamber efendimiz aleyhisselam kendi yazmış o zaman deniyor. Bu konuyu nasıl anlamamız gerekiyor?
Din ile alakalı soruların cevaplarında “Alimlerin görüşü” veya “Alimlerin şu şekilde icması vardır” tarzında ifadeler yer alıyor. Peki bizler âlimi nasıl tanıyacağız? Bir zatın sözünün diğerlerinin sözüne tercih ettiren sebep nedir? Ve O zatın hükmünün kabul edilmesi, muteber olması neye bağlıdır?
"Bir zaman Emirdağ’ında ikāmete me’mur edildim. Tek başıma bir menzilde, âdetâ bir haps-i münferid içinde bana çok ağır gelen bu tarassudlar ve tahakkümlerle bana işkence vermelerinden, hayattan usandım. Hapisten çıktığıma teessüf ettim. Ruh u cânımla Denizli hapsini arzuladım ve kabre girmeyi istedim. “Hapis ve kabir, bu tarz-ı hayata müreccahtır” diyerek, ya hapse veya kabre girmeye karar verirk...
"Bu âhirzaman fitnesinde, açlık ehemmiyetli bir rol oynayacak. Onunla ehl-i dalalet, bîçare aç ehl-i imanı derd-i maişet içinde boğdurup, hissiyat-ı diniyeyi ya unutturup, ya ikinci, üçüncü derecede bırakmağa çalışacak diye, rivayetlerden anlaşılıyor. Acaba, herşeyde hattâ kaht azabında ehl-i iman ve masumlar için bir vech-i rahmet ve kader-i İlahî cihetinde adalet olduğu, bunda ne tarzda olur?" (...
"Bir kelâmda, her fehme gelen şeylerde mütekellim muahaze olunmaz. Zira mesûk-u lehülkelâmdan başka mefhumlar irade ile deruhte eder. İrade etmezse, itab olunmaz. Fakat garaz ve maksada mutlaka zâmindir." "Fenn-i beyanda mukarrerdir: Sıdk ve kizb, mütekellimin kast ve garazının arkasında gidiyorlar. Demek maksut ve mesâk-ı kelâmda olan muâhaze ve tenkit, mütekellime aittir. Fakat 'kelâmın müstetbe...
Risale-i Nur'ların cildlerinin kırmızı renk olmasının bir hikmeti var mı? Risalelerde bu tarz bir ifade var mı?
Sünnet-i seniyeyi güncellememiz gerekiyor. Hz peygamber bu asırda gelseydi misvak, sarık.. vs sünnet olmazdı tarzı ifadelerle karşılaşıyoruz. Bu hususta bilgilendirebilir misiniz?
Tabiat Risalesini mütalaa ederken aklımıza bazı sorular takıldı. Bunlar
1- "Ehl-i imanın kuvvetli efkarı içinde" derken buradaki kuvvetli efkar lafzından ne anlamamız gerekiyor?
2- Üstad Hazretleri Tabiat Risalesini neden ilk olarak arapça neşrediyor?
3- Üstad Hazretleri Tabiat Risalesinin sebeb-i telifini anlatırken "Gayet mütecavizane ve gayet çirkin bir tarz ile" ifadesini kullanıyor. Bunlar...
Tesettür gerçekten farz mı bu beni düşündürüyor.
Nur suresi 31. Ayette “başörtülerini yakalarının üzerinde bağlamak” ayeti başörtü takmak için gerçekten bir emir mi emin olamıyorum. O zamanlarda Arap yarımadasında kadınlar da erkekler de hava sıcak olduğu için başlarına kumaşlar örtüyorlardı. (Günümüzde de böyle örtüler örtenler var zaten.) Ama kadınlar erkeklerin dikkatini çekmek için o örtüyü ...
İntihar etmek haram, peki abdest alıp intihar eden kişinin bir şansı olabilir mi? Hayır ise başka bir yolla bu mümkün müdür?